Baharatlı Çubuk Kraker

“Şu Kur’ân’ı muhafazaya özen gösterin. Muhammed’in nefsini kudret elinde tutan Zât-ı Zülcelâl’e yemin olsun Kur’ân-ı Kerim’in (hafızalardan) kaçması, develerin bağlarından boşanıp kaçmasından daha kolaydır.” (Buharî, Fedailu’l-Kur’ân 23)

Esselamu aleykum kardeşlerim,

Bir kardeşimiz özelden yazmış. Ölümden çok korktuğunu, kendisinin ölüme asla hazır olmadığını, İslam’ı yaşantısına tam olarak yansıtamadığı için pişmanlıklarını anlatmış. “Tesettürüm yok, çalıştığım için namazlarım eksik, ya bu hal üzere ölüm gelirse ne olur halim” demiş… Öyle içten, öyle üzülerek yazmış ki; ben O’nun samimiyetine gönülden inanıyorum.

Hiçbirimiz mükemmel değiliz, pişmanlıklarımız, iniş çıkışlarımız, imanımızın alçalıp yükseldiği zamanlar oluyor. Pek çok eksiğimiz, yapmamız gerekirken yapamadıklarımız veya tembellik edip yapmadıklarımız oluyor. Bunların hesabı yok mu, elbette var ama kardeşlerim, Rabbimiz günah işleyeceğimizi bildiği için tevbe  imkanı sundu bize.

“Eğer siz iman eder ve şükrederseniz, Allah size neden azap etsin! Allah şükre karşılık veren ve her şeyi bilendir.” (Nisâ:147) Zümer 53 de bizler için ümit verici ayetlerdendir. 

Rabbimiz bizden samimiyet, ihlas istiyor kardeşlerim. Hiç bir çaba göstermeden oturup ah tüh etmenin bahanesi olamaz. Bu şekilde af beklemek de doğru olmaz. O yolda gayret gösteren, yürürken tökezleyen, bilerek veya bilmeyerek günaha düşen, sonra pişmanlık duyup gözyaşı döken, bu pişmanlıkla tevbeler edip yine Rabbine sığınan, bir yanı; az da olsa yaptığı salih amellerini hatırlayıp Allah’a kavuşmayı uman, bir yanı da; günahları sebebiyle ölümden korkan, bazen unutan, bazen yanılan…

İşte bu biziz dostlarım. Çünkü biz insanız. Önemli olan safımızı belli etmek, çaba göstermek, samimi olmaktır. Şeytan bizi bazen Allah’ın affıyla, bazen de affedilmeyeceğimiz düşüncesiyle aldatır. Korku ve ümit arasında olmak Mümin’in şiarlarındandır.

Tarif üstü olduğu için uzatmayacağım. Kardeşimize özelden de yazabilirdim ancak aynı ruh halinde olan başka kardeşlerimizde varsa onlara da cevap olsun istedim. Eksiklerimi yorumlarınızla tamamlamanızı rica ediyorum. Rabbimiz bizlere nasuh tevbelerle temizlenmeyi nasib eylesin. Şeytanın oyuncağı olmaktan korusun.(Amin)

Evde çubuk kraker olur mu? Bal gibi olur. Sadesi, acılısı, baharatlısı bile olur. Çayın yanında çok lezzetli bir atıştırmalık oluyor. hazırından daha gevrek, daha lezzetli. Üstelik içinde yapay lezzet vericiler yok. Çubuk kraker tarifimiz şöyle:

ACILI ÇUBUK KRAKER TARİFİ

Malzemeler

• 125 gr. tereyağı
• 1 yumurta
• 1 çay bardağı zeytinyağı
• 1 su bardağı yoğurt
• 1 tatlı kaşığı acı pulbiber
• 1 tatlı kaşığı dolusu kekik
• 1 çay kaşığı karabiber
• 4 su bardağına yakın un
• Yarım paket kabartma tozu
• 1 tatlı kaşığı tuz, 1 tatlı kaşığı şeker

Çubuk kraker nasıl yapılır?

• Oda sıcaklığında erimiş tereyağını kaba alıp diğer sıvı malzemelerle beraber karıştırın.
• Tuz, şeker, kabartma tozu ve baharatları atıp, unu azar azar ilave ederek yumuşak bir hamur elde edin.
• Merdaneyle 6-7 mm kalınlığında açın. Ruletle veya bıçakla önce boyda 3 e veya 4 e, daha sonra ince ince şeritlere bölün.
• Şeritleri dikkatli bir şekilde alıp yağlanmamış tepsiye dizin.
• 180 derecede önceden ısınmış fırına sürün.
• Kızarmaya başlayınca dereceyi 150 ye düşürün.
• Yeteri kadar kuruduğundan emin olunca fırından alın.
• Soğuduktan sonra, teneke bir kutuda en az bir hafta saklayabilirsiniz.
• Afiyet şifa olsun.

Canım kardeşlerim, malumunuz Kur’an ayı olan, Ramazana kavuşmamıza çok fazla zaman kalmadı. Ramazan’da Kur’an’la beraberliğimizi artırıp, ramazan ayı sonrasında da bu hal üzere kalmaya devam etmeye çalışalım. Said Özdemir’in Ramazana fıkhı dersleri başladı. Giriş dersini BURADAN, Nureddin Yıldız’ın Ramazana hazırlık sohbetini de BURADAN dinleyebilirsiniz.