Son günlerde aldığım bazı mailler güler misin ağlar mısın dedirtecek cinsten: “Salavat almak için tıklayınız” ,” 10 milyon salavat”, “45 milyon salavat” ,”Dünya nüfusunun sayısı kadar salavat!”
Ne oluyor ALLAH’aşkına!!?? Yeni bir din mi icad oldu? Peygamberimizin ve sahabelerin bilmediği bu uygulamaları bu dine sokan kim?
İnsanlar at yarışı yapar gibi, salavat kampanyaları düzenliyor. Sanki “En büyük kampanya bizim kampanya” der gibi. Salavat dilenciliği yapan, eşe dosta telefon eden, zorla bilmem kaç tane salavat dağıtan, almadığınız zaman surat eden kişiler ne yapmaya çalışıyorlar?
Sadece salavat mı? Sınava girecek çocuğu için 4444 tane tefriciye dağıtanlar, parsel parsel cüz dağıtanlar, şu kadar Yasin, bu kadar Fetih suresi….
Herhangi bir sohbet ortamı ve arkadaş toplantısında, mutlaka birisi çıkıp, ya salavat, ya cüz dağıtır. Okumak istemeyen bile, “hayır” diyemediği için kabul etmek zorunda kalır. İsteksiz okunan bu cüzler kime fayda verir? Orası meçhul.
“Onlar Kur’ân okurlar, (fakat okudukları) boğazlarından aşağıya geçmez! (Buhârî, Fedâilü’l-Kur’ân, 36)”
“Anacım 5000 tane salavat aldım. Yarısını dağıttım, yarısı bana kaldı. Akşam oturunca çekeyim de bitsin bari!” Emin olun bu tarz bir konuşmayı sizde mutlaka duymuşsunuzdur. Sonra kadın alır eline zikir matiği, bir yandan TV dizisini seyreder, bir yandan salavat çeker. Oh ne alâ Müslümanlık! İçi boşaltılmış, özünden koparılmış bu İslam’ı yaşaması ne kolay!
Ne peygamberimizin ne sahabelerin yapmadığı bir şeyi biz niçin yapıyoruz? Haşa biz onlardan daha mı iyi biliyoruz ki, ya da Rasulullah’la beraber tamamlanmış olan bu dinde eksik mi görüyoruz ki, yeni yeni şeyler icad ediyoruz?
Kur’anda ALLAH “Bugün size dininizi ikmal ettim, üzerinize nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslam’ı beğendim.” [Maide 3] diyorken onlar ”Ama benim hocam söyledi, şeyhim söyledi…” diyerek savunmaya geçiyorlar. Bu hocalar nasıl bir hocadır ki Rasulullah (s.a.v) ın “İşlerin en kötüsü (Din adına)sonradan ihdas edilenler / ortaya çıkarılanlardır.” ( Muslim, Cuma, 43)
“Sonradan ihdas edilen her şey bid’attir” ( Nesâi, Îdeyn, 22; İbn Mâce, Mukaddime, 7) “Her bidat dalalettir, her dalalet de ateştedir.”( Muslim, Cuma, 43; Ebu Davud, Sünnet, 6) hadislerini bilmez veya görmezden gelirler de kendilerine tâbi olanları bu yanlış gidişten dolayı uyarma gereği hissetmezler.
Mesela, İbn-i Abbas, Abdullah Bin Mesud sonra İmam-ı azam Alim değiller miydi? Şimdiki hocalar onlardan daha mı ilim sahibi ki, bu tür sayısız bidate olur veriyorlar.
İyi bilelim ki, bizim şuursuzca, yüreğimizi dahil etmeden söylediğimiz milyonlarca Salavat’a Peygamberimizin ihtiyacı yok. Zaten O’nun böyle bir tavsiyesi de yok.
Aklımıza Efendimiz (s.a.v) gelince, O’nun adı anılınca içten söylenmiş bir salavat, emin olun uyuklarken çektiğimiz milyon salavattan daha kıymetlidir.
Allah’ı razı etmek için işlediğimiz her amel, haramlardan sakınma gayreti, Allah’a adanmış bir ömür en büyük zikirdir. Farz olan ibadetleri umursamayan, işine gelmeyen konularda Allah’ın kanunlarını tanımayan, “Kişisel tercihlerim” deyip kafa tutan veya kırk türlü bahaneler uyduran fakat kutlu doğum haftalarında salavat kampanyalarına katılarak İslam’ı yaşadığını sanan kişi ise büyük bir gafildir.
Ne olur kardeşlerim, Kur’an ve Sünnet çizgisinden ayrılmayalım. Bize ibadet şekillerimizi Rasulullah Aleyhisselatu vesselam ayrıntılı olarak anlatmış. Emredilen, tavsiye edilen her şeyi yaptık mı ki, yeni yeni uygulamalar icad ediyoruz? Müslüman akıllı insandır. Araştırır, öğrenir, anlamaya çalışır. Kimseye körü körüne bağlanıp kalmayın, kimseyi hatasız görmeyin ne olur!
Rabbimiz okuduğumuz Sureleri, çektiğimiz Salavatları boğazımızdan geçirip, yüreğimize nakşetsin. Gözlerimizi O’nu andıkça ıslanan gözlerden eylesin…
Cahide Sultan
NOT: Bu yazı geçen yıl bir tarifin altına eklediğim yazıdır. Bu ara salavat isteyenler artınca konuyu yeniden gündeme taşımak istedim.
Zikirle ilgili kapsamlı bir yazı için tıklayınız!
s.a cahide hanım ve diğer arkadaşlar.sizinle bir çok konuda çelişiyoruz.fakat bu konuda insanların zor durumda kalması ve gönülsüz mecburen verilenleri okuması noktasında hemfikirim.fakat asıl bu mevzuun çıkış noktasına bakmak lazım.kesin bilmemekle beraber fikir yürüttüğümde bu salavat vs. kamapanyalar insanları teşvik için ortaya çıkmıştır.tabi herşeyi abarttığımız gibi bunuda abartarak bid’at haline getirmişiz.nacizane kendim burda bir art niyet göremiyorum.dünya meşgalesi içinde haftada 1 cüz okumak kaç kişinin aklına geliyor ki?sayı miktar belirtmek bencede çok saçma ama şartlandırmak içinde geçerli bir neden diye düşünüyorum.diğer bir taraftan da baktığımızda alışkanlık haline getirmek için bir fırsat diye düşünüyorum…..
bakın cahide hanım bende tarikatlara cahilce körü körüne bağlanalra karşıyım tabiki şeyhlerin i resulluulahla bir tutulmasına ama öyle değilde tarikatı kendine bir yol allaha ve resulüne götürücü olarak görmeliyiz öylede zaten tarikatlara bağlanan ların nicelerini tanırım kötü alışkalıklarından kurtardıklarına demekki tarikat bir yerlerde birilerine allahı resulünü hatırlatıyor bilinçsiz islamdan kurandan habersiz nice cahil kardeşlerimiz var onlara rehber oluyor insanlara ölümü hatırlatıyor derslerde binlerce selavat tevhid çekmelerine sebeb oluyor allah demenin selavat getirmenin ne zararı var sizce boş boş durmaktansa insanlar allah desin selavat getirsin bunlar sebeblerle oluyor bakın mesela öyle insan varki tesbihi kur, anı eline almıyor ama bu cüz dağıtma sayesinde hiç olmazssa kuran okumalarına vesile olunuyor neden boşa vakit geçirelimki her nerde olursa olsun gezerekkende iş yaparkende devamlı allahı zikretmek selavat getirmek ne güzel değilmi insanlar kendi başlarına yapamazlar belki ama birilerinin vesilesiye oluyor şahsen ben dergahlardan uzak kalınca kendimi bi boşlukta hissederim oralarda insanların maneviyatı artıyor insanları yanlış yönlendirmeyin lütfen tarikattanda dağıtılan selavatlardan da cüzlerden de hiç bir zaman hiç kimseye zarar gelmez ALLAHA EMANET OLUN
http://www.islam-tr.net/tasavvuf-nedir/29090-ehl-i-tasavvufcularin-hayrina-tasavvufla-ilgili-konu-linkleri.html
………………….
Kusura bakma kardeşim ama seyda dediğin de sonuçta bir insan ve bu kadar yüceltmeye gerek yok. Böyle alıntı yazıları yayınlamıyorum. Bir düşüncen varsa belirtebilirsin. Burada şeyhinin propagandasını yapmana izin veremem. İsteyen internette her yerde bulur böyle yazıları.
Haddim olmayarak ve nacizane ….
Salavat ,salât kelimesinin çoğuludur ….Sâlat ise bir şeye destek vermek, onu doğrultmak demektir arapçada ,bildiğim kadarıyla …
Namaz da bir sâlattır …Kur’anda da namaz “sâlat ” olarak zikredilir …Çadırı ayakta tutan orta direk gibidir namaz …Dinimizi destekler ve ayakta tutar …o olmadımı yerle birdir herşey ..,
Şimdi kısaca hâl böyleyken ….Allah ve melekleri Peygambere sâlat etti ey mü’minler sizde sâlat edin ayetini nasıl anlamak gerekir ?Allah ve Melekleri Peygamberi destekledi ona yardım etti …
Yine kısaca ,Peygamberimizi üsvetün hasenetün (güzel bir örnek) haliyle bu çağa taşımak ,onun (dolayısı ileAllahın )sünnetini günbegün ihya etmek amacına ulaşmış bir salât olmaz mı ?
Ben fıtrat olarak tezcanlı ,çabuk sıkılan ve çabuk vazgeçen bir yapıya sahibim …istiyorum ki herkes herşeyi çabuk ve doğru anlasın …bilmeden ,araştırmadan, tekfir ederek konuşmasın…biz insanlar birbirimizin düşmanı değiliz …hepimizin tek ve ortak düşmanı var o da şeytan aleyhillanedir …Hz Adem şeytanın düşman olduğunu unuttuğu ve ona inandığı için cennetten çıkarılmadı mı ?
Tarikat konusuna gelince …Ülkemizdeki hemen hemen bütün tarikatler ve ekoller bâtiniliğin ( bir nevi gizemcilik) birer uzantısıdır …hemen hemen hepsinin sadece ruhbanlarının bildiği sırları vardır …ve bu gizem insanları mıknatıs gibi çeker …Sıratı müstakim gibi, tabiri caizse “otoban” varken ,neden nereye çıktığı belli olmayan şüpheli bir yola sapar ki insan …
Tarikatler, cemeatler ve diğerlerinin ,dış kaynaklı şer güçlerin vatanımızdaki” truva atları “olabileceğini de lütfen göz önünde bulundurup hafife almayalım …
İnternette gördüğümüz ,her resime, her yazıya ,her videoya inanmayalım…
Son olarak çok sevdiğim bir sözü paylaşmak istiyorum sizinle ;
**Muhafazakarlar şirk dinine , devrimciler tevhid dinine inanırlar …**
Benim bildiğim en büyük devrimci Hz İbrahimdir .Putları yıkan …
Ve onun zürriyetinden olan Alemlere rahmet Hz. Muhammed …Peygamberimizin devirdiği putların isimlerini birde benden dinleyin ;
Lât = otorite sevdası = emperyalizm
Uzza = Güce tapınıcılık = Faşizm
Menat = para hırsı = kapitalizm …
Rabbim !!! Seni çok seviyorum ve de anlıyorum …Son peygamberin Hz.Muhammedi de her şeyden çok seviyor, onu hayatımla destekliyorum,ashabı güzinini de saygıyla selamlıyorum …
İzmir’den hafif çatlamış ,bir o kadar da delirmiş jale …beni anlayanlara selâm olsun…
assalamu aleykum ,can can ,ne guzel bilgiler boyle Londradan hatice
Ve aleykümüsselam ve rahmetüllah ve beraketüh Haticem …hitabetim biraz aksak ,yazmayı hiç beceremiyorum aslında …Rabbim hepimizi hakkı hak olarak bilip, anlayıp ona uymakla , batılı batıl ılarak bilip ondan uzaklaşmakla şereflendirsin ki ahirette ellerimiz boş kalmasın. amin
cahide abla biz de dün akşam eşimle bu konuyu araştırıyorduk birisinin bu kuran hatmi mesajı üzerine gerçekten de bu tür şeylerle hemen hergün karşılaşıyoruz ama vardığımız kanı şu oldu belki okuduktan sonra hasıl olan sevabı kişiye de bağışlamak olabilir mi diye ???
cahide abla bende salavatların şahsi yapılmasından yanayım ….. dikkat edilirse salavatlarla alakadar hadislerde cuma günü ve gecesi vurgulanır…bana cuma günü ayrı bir heyecana gelir …….özellikle sala ezan arası saliha abla yanlışım varsa uyar okunması tavsiye edilir…birde abla ben tunus işi güllü laleli patikler yapıyorum dün inanırmısın yaparken şöyle bir niyet geçti içimden alacak arkadaşlara yada hediye edeceklerime özellikle kırmızı güllü patiklerde kullandıkca salavat getirmelerini isticem yanlışmı yapacam bilmem cevabınızı beklicem
bana da bu konuda cok rica geliyo ,su kadar yasin okur musun ,su gune kadar kac cuz okuyabilirsin vs ben de sirf kirilmasinlar diye tamam diyorum ama bid’at oldugunu bildigim icin dilim varmiyo okumaya , okumuyorum da .
sonra vicdan azabi duyuyorum acaba yaptigim sey munafiklik mi diye ,cahil insanlar degiller bid’at oldugunu bildikleri halde israrla bunu kabul etmeyen insanlar
hatta az evvel, su vakte kadar ,olen birisi icin hatim dagitabilir misin diye mesaj aldim , sonra tevafuk bu ya sizin sitenize girdim bu yaziyla karsilastim ,Allah’im dedim kesinlikle bu bir cevap bir uyari ,uslubum sert degil o yuzden bu konuda her gelen teklife evet diyorum ama yapmiyorum acaba gunah mi bu yaptigim sey ,teblig etme yetenegim yok cok pasifim ,islami konularda cok bilgili olmadigim icin tartismalardan uzak duruyorum iyi yapmiyoruùm farkindayim ama karakterim boyle , bana biraz yol gosterebilir misiniz ,bu tur tekliflerde ne yapmaliyim
Kıymetli kardeşim, mail adresinde cübbeli ahmed yazınca ikileme düştüm doğrusu. Çünkü bu cemaattekilerde bu tür kampanyaları yapıyor?? Kusuruma bakma lütfen kardeşim. Sadece merak ettim
bak ben bunu da anlayamıyorum kardeşlerim..” hayır” demek ,” evet” demek kadar doğal ve normal birşey..inanmadığınız ve bidat bulduğunuz bir teklife ”hayır” demekten daha doğru ne olabilir ki..şimdi bana şu kadar kere şundan oku deseler ben de bidat bulduğum halde tamam desem ama sonra da okumasam bu bence nerden baksanız yanlış olur..bir kere karşıdaki size güvenmiş..ikincisi, siz bir bakıma yalan söylemiş oluyorsunuz..sorduğu zaman okumadığınız halde ,okudum mu diyeceksiniz..tabi bu benim düşüncem ama ben bu şeklin doğru olmadığını düşünüyorum..bana geldiği zaman böyle bir teklif ” kusura bakma canım, başka bir mevzu varsa üzerime düşen yardımcı olmak isterim..ancak bu şekil benim islam anlayışıma ve bilgilerime uymuyor..çünkü böyle bir sünnet ya da farz yok..ben bunun bidat olduğunu düşünüyorum..uygulayamam” diyorum..bunu derken de hiç rahatsız olmuyorum..sadece sıkıntıda olan kişi için namazımın ardından dua ederken onun içinde dua ediyorum..sizi zor duruma düşürecek her konu için ” hayır” diyebilmelisiniz bence…mesela benim ,zamane gençliğinde en çok beğendiğim şey budur çok kolay ” hayır” diyebiliyorlar..herşeye de ”hayır ” deyin demiyorum tabiki de yanlış anlaşılmak ta istemem…
mail adresi esime ait ,ama bu cemaatle yakindan uzaktan alakasi yok , esim aslen Fransiz 2000 yilinda musluman oldu elhamdulillah ,ilk defa Turkiye’de cuppe ile tanisti ve cok seviyo bu kiyafeti ,kendi ismi yabanci o yuzden oglumuzun adini (Ahmed-Mansour )net ortaminda kullaniyo , sizi ikileme dusurecek kadar karisik biraz ama adresin hikayesi boyle
Allah iyiliğinizi versin kardeşim 🙂
s.a cahide hanım iyisiniz hoşsunuz da sanırım siz tarikatlar karşısınız eğer böyleyseniz çok yanlıştasınız tarikat şeyhleri allahın sevgili kulları onların nazı allaha geçer
Yoo ben de bir tarikate bağlıyım! Ben Allah Rasulü Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellem’in tarikatındanım. Ya siz?
Benim şeyhim “…Yolun en faziletlisi Muhammed’in yoludur. En kötü iş ise sonradan icat edilenlerdir. Her bid’at dalalettir.” (Buhari İtisam 16) buyuruyor. Ben şeyhimin sözünden çıkmam kardeşim!
Allah ve Rasulü seni sevsin abla ne güzel bi cevap oldu 🙂
Bana da hangi cemaattensin diye sorduklarında “ehli sünnet vel cemaat” diyorum. : )
Feride hanım geçenlerde şu videoyu izledim siz de izleyin belki biraz düşünmenize sebep olur..
http://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=jfSA6TQAW_s
İyi düşünün naz makamı var deniliyor ben anlamıyorum bu insanları yani sen bir kulsun günahkarsın ve senin gibi günahkar aciz birinden cennet için söz alabiliyorsun. Bu aynı hristiyanlardaki endülijansa benziyor yani cennetten toprak satın alma. Yarabbi bak kulun da sırattan geçmezse ben de geçmem deyip naz etmeyecek mi diyor.
“Sonra Cehennemin iki yakası üzerine bir köprü kurulacaktır. Nasıl körüdür bu? Diye sordular. Kaygan bir köprüdür. Çengelleri ve dikenleri vardır. Müminler onun üzerinden göz açıp kapayıncaya kadar ve şimşek gibi geçeceklerdir. Rüzgar ve yarış atları gibi uçacak olanları olacaktır. İnsanların bir kısmı kurtulacak, cennete gidecek, bir kısmı yara bere içinde Cehenneme yuvarlanacaktır… Onu ilk geçenin ben olacağımı umarım… Ya Rab koru. Ya Rab koru!”” (Buhari, H No: 7439; Müslim, H No: 183) Bu hadisi okuyan sırattan geçmek için naz yapmaz yapamaz. Üstelik o anda ne ana ne baba kimse aklımıza gelmeyecek..
Bak Peygamber Efendimiz ne buyurmuş:
Hz. Âişe radıyallâhü anhâ vâlidemiz anlatıyor:
(Bir gün) cehennemi hatırlayıp ağladım. Resûlüllah (s.a.v.):
*** Niye ağlıyorsun? diye sordu.
*** Cehennemi hatırladım da onun için ağladım! Siz, kıyâmet günü, âilenizi hatırlayacak mısınız? dedim.
Buyurdu ki:
*** üç yerde kimse kimseyi hatırlamaz:
1) Mîzan yanında; tartısı ağır mı geldi, hafif mi öğreninceye kadar.
2) Sahifelerin uçuştuğu zaman; kendi defteri nereye düşecek, öğreninceye kadar… Sağına mı, soluna mı; yoksa arkasına mı?
3) Sıratın yanında; cehennemin iki yakası ortasına kurulunca, bunu geçinceye kadar.
(Ebû Dâvud, Kitâbüs-Sünne, 4755)
Demem o ki lütfen iyi okuyun araştırın. İslamı gerçekten yaşamak isteyenler Allah ve Rasulünü çok sevenler var. En çok da onlar için üzülüyorum çünkü hoca diye kimlerin peşinden gidiyorlar farkında bile değiller..
KADEŞİM ÇOKKK GÜZEL ÖZETLEMİŞİNİZ BELLİ Kİ KURANI ANLIYARAK OKUYURSUNUZ LÜTFEN BAKARA SÜRESİ-80-81-82BAKARA SURESİ TEFSİRİ 80-81-82
80- Sayılı günlerden başka katiyyen bize ateş dokunmayacak dediler. De ki; `Allah’tan bu yönde söz mü aldınız -ki Allah asla sözünden caymaz- yoksa Allah hakkında bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?
Ayetin soru cümlesi yüce Allah’ın kahredici bir delil niteliğindeki telkinidir: “Allah’dan bu yolda söz mü aldınız -ki Allah asla sözünden caymaz-“. Ortada böyle bir söz verme olayı var mı? “Yoksa Allah hakkında bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?” Gerçek budur. Buradaki istifham (soru) sığası, dilbilgisi açısından onaylama, tasdik etme amaçlıdır. Fakat soru sığası ile gelmesi kınama ve azarlama anlamını da birlikte ifade eder.
Daha sonraki ayetlerde yahudilerin bu kuru iddialarına kesin bir cevap veriliyor. Doğru ile eğriyi birbirinden ayıran bu kesin cevap, İslâm düşünce sisteminin temel ilkelerinden birini oluşturur. Bu temel ilke, İslâm’ın evren, hayat ve insanla ilgili genel bakış açısından kaynaklanır. Bu ilkeye göre mükâfat ya da ceza davranışla aynı türden olur ve davranışla uyumlu olur.
81- Hayır, öyle birşey yok. Kim kötülük işler de günahı tarafından kuşatılırsa onlar ebedi olarak kalmak üzere Cehennemliktirler.
82-İman edip iyi ameller işleyenler de orada ebedi olarak kalmak üzere Cennetliktirler.
Bu iki ayette belirli bir anlam inceliği, son derece edebi bir üslupla anlatılı-yor. Aynı zamanda bu anlam inceliğine bağlı olarak kesin bir ilâhi hüküm dile getiriliyor. Ayetleri birazcık irdeleyerek, bu ilâhi hükmün sebepleri ve sırları hak-kında birşeyler ortaya koymaya çalışalım. İlk ayetin baş tarafını tekrar okuyoruz:
“Hayır, öyle bir şey yok! Kim kötülük işler (kazanır) de günahı tarafından kuşatılırsa…”
“Günah kazanmak” ne demektir? Bu deyimle kasdedilen zihni anlam “günaha girmek”tir. Fakat, bu deyim bilinen bir psikolojik duruma işaret ediyor ki, o da şudur: Günaha giren kimse onu alışkanlık sonucu işler, ondan haz duyar, onu tatlı bulur, şu ya da bu anlamda kazanç sayar. Eğer onu çirkin birşey olarak algılasaydı, onu işlemezdi. Eğer onu kendisi için bir kayıp, bir zarar olarak algılasaydı, onu hırsla yapmaya girişmez, onun, duygularına egemen olma-sına meydan ve iç dünyasını kuşatmasına fırsat vermezdi. Tersine, eğer onu kendisi hesabına zararlı birşey olarak algılasaydı, onun gölgesine yanaşmaması, istemeyerek işlese bile, ondan dolayı Allah’tan af dilemesi ve ondan kaçıp başka birşeye sığınması beklenirdi. O zaman günah, benliğini kuşatamaz, duygularına egemen olamaz, tevbe ve kefaret kapılarını yüzüne kapatamazdı.
Ayetteki “Günahı tarafından kuşatıldı” deyimi bu anlamı somut biçimde ifade ediyor. Bu üslup Kur’an’a özgü ifade tarzının bir özelliği, yalnız O’nda rastlanabilen karakteristik bir anlatım biçimidir. Bu üslup, sözlere soyut zihni anlamlarından farklı bir etkileme gücü yükler, hareket ve imajdan yoksun ifadelere somutluk algısı kazandırır. Düşünelim ki, “inatla günaha girme”yi ifade eden hiçbir anlatım tarzı, burada canlandırılan imajı okuyucuya veremez. O ki, gözümüzün önünde kasıtlı, isteyerek günaha giren, günahının tutsağı olmuş, onun etkisinde yaşayan, onun havasını soluyan, onunla birlikte ve onun için nefes alıp veren bir imajı gözlerimiz önünde canlandırmaktadır.
O zaman, yani, günah zindanına kapanan nefsin yüzüne tevbe kapıları kapatılınca, işte o zaman şu kesin ve adaletli ceza gerçekleşir:
“Onlar içinde ebedî olarak kalmak üzere Cehennemliktirler.”
Şimdi de bu hükmün karşıtını okuyoruz:
“İman edip iyi ameller işleyenler de orada ebedi olarak kalmak üzere Cennetliktirler.”
Buna göre, kalpden salih amel biçiminde dışa yansımak, imanın gereklerindendir. İmanlı olduklarını iddia edenlerin bu realiteyi kavramaları gerekir. Müslüman olduğunu söyleyen bizler, şu gerçeğin bilincine varmaya ne kadar muhtacız! Dışarıya iyi amel biçiminde yansımayan imanın varlığından sözedilemez. Buna göre, “Biz müslümanız” dedikten sonra toplumda bozgunculuk çıkaranların ve ideal düzenin ilk şartı olan yüce Allah’ın önerdiği hayat tarzını topluma vurgulamanın, O’nun şeriatını hayata egemen kılmanın ve O’nun teklif ettiği ahlâkı insanlara benimsetmenin karşısına dikilenlerde imanın zerresi bile yoktur; bunlar Allah katında hiçbir sevap payı beklememelidirler; onları yüce Allah’ın azabından hiçbir şey kurtaramaz. Böylelerinin yukardaki ayetlerde bize anlatıldığı türden yahudî hayallerine kapılmaları, bu tür asılsız kuruntularla Ahirete dönük beklentiler beslemeleri hiçbir anlam taşımaz.
Ayetlerin akışı boyunca müslüman cemaate yahudinin, Allah’ın emirlerini çiğneme, kaypaklık, sapıklık, verilen sözden cayma gibi sürekli olarak üzerinde taşıdığı özellikleri anlatılmaya devam ediliyor; müslümanların da gözleri önünde yahudilerin bu tutumları yüzlerine vuruluyor
Selamunaleykum Feride hanım.
Size bir kaç sorum olacak.
Öncelikle
*Tarikat nedir
*Sizin gözünüzde kimler tarikata girebilir
*Tarikat deyince illa birinin şeyh (eli eteği öpülesi bir adam) diğerlerinin köle mi olması gerekiyor.?
Tarikatlarda kendi aralarında ayrılıyorlar.Hepsinin gittiği yolun sonu aynı kapıya çıksada tarikatta bulunma amaçları farklı.
Bir insan neden tarikata girme gereği duyar.İbadetini kendince yapıp yine kendince Kuranını okuyup namaznı kılıp 3 sayfa cüz 3 bin 5 bin tevhid yada esma çekemezmi.
Tarikat yol demek ise tarikatların amaçları neden farklıdır acaba.
*X tarikatının yolu amel ve ibadete düşkünlük
*Y tarikatının yolu riyazat ve mücahede (nefsi terbiye,nefis ile savaşma)
*Z tarikatının yolu aşk ve muhabbet ehlinin yolu
Eee şimdi içimden şunu demek geliyor.Yollar farklı varılan kapı aynı o zaman neden birilerine bağlı olmak gayreti içinde olmak.Ondan medet ummak.Size verilen görevi onlar verdiği için yerine getirme sorumluluğunu yüklenmek.Allah’ın bizlere verdiği sorumluluğa neden tarikatları aracı ediyor hem kendize eziyet hemde verilen sorumluluğu yerine getirmek için üstün çaba sarefediyorsunuz.Oysa Allahın bize verdiği sorumluluğu sadece Allah ve kendi nefsimiz için yerine getirsek daha iyi birşey yapmış olmazmıyız.
Çok uzun zamandır sohbetlere katılmıyor özelliklede Cahidem ilşe tanıştığımdan beri sohbet ortamlatrından hep kaçıyorum.Neden mi
*Gelene üstünlük muamelesi,ayağa kalkıp el etek öpöeye çalışıp dizinin dibine oturmak,elini tutmak
*Söylediği herşeye kayıtsız inanmak
*Söylediği herşeyi sorgusuz kabul etmek
*Hocayı yere ğöğe sığdıramayıp cennetlik muamelesi yaparak hem kendini hemde diğer misafirleri 2.insan kategorisine sokmak
*Ne olur bizede dua et senin tırnağın olalım diyerek kendilerini Allah katında değilde hoca katında bir yerlerde görmek
*Genç yaşlı demeden biri biri ile konuşuyorsa azarlamak
*kendi doğrularını senin bildiğin doğrudan üstün görüp onu sana kabul ettirmeye çalışmak
NEDEN DİYE SORUYORUM NEDEN ARKADAŞIM Bizi yaratan varken O nun yarattığı bir aciz kuldan medet ummak.Ve ben asla hocayım deyipte tertemizim diyene inanmadığım gibi hem insani hemde dünyevi şeylerden geçebildiğini de sanmam,inanasım da gelmiyor.
Sözlerimi toplayacak olursam özellikle şu onların nazı Allaha geçer lafınıza fena taktım.İlmi fıkhi bilgim yok.Okuduğum ve gerçekten doğru olduğuna inandığım bilgilerimle size birşeyler yazıyorum.Şaşırdım doğrusu.Sadece tarikat şeylerimi Allahın sevgili kulları.Sadece onların mı nazı Allaha geçer.Ben Rabbimi o kadar seviyorum ki inan benim nazımda O na geçiyor.Yaşadıklarımdan ve tecrübelerimle sabittir bu söylediklerim.Daha 10 gün evvel içimden ”Allahım elimizde şu kadar para kaldı,ne yapacağız ya Rab.Korkuyorum bu durumumuzdan,kimden ne isterim kime bana borç ver diyebilirim.Ne olur bana bir çıkar yol.Biliyorum ben çok günahkarım ama sen beni seversin.Ne olur kalbimi karatma bizi dara düşürme dedim.
2 gün sonra arkadaşım aradı iş var dedi.3 gün gittim 150 tl aldım.Hamdolsun yetmedi ama kimseyede el açtırmadı.O yüzden kimin nazı Yüceler yücesine geçer kimin duası kabul olur bunu ne şeyhleriniz nede bizler bilemeyiz.
Bizim yolumuz ehli sünnet yolu.Bizim sevdamız Efendiler efendisine.Biz aşkımızı yaşarken buna 3.kişileri ortak etmeyiz.Aşkımız Rabbimiz ile sevdamız efendimiz (s.a.v) ile.
Allahım seni ve sevgili kulunu o kadar çok seviyorum ki.Gözümden akan yaşlar Sana ve efendimize olan aşkın zerresi dahi olamaz.Bizi hep sev.Senden başkasına el açtırma kapından başkasının kapsına gönderme.amin.
slm cahide hanim yaziniza sonuna kadar katiliyorum.ayrica bunun yanida birde mesajlar geliyo iste su mesj mekkeden geliyo bunu 15 kisiye ilet yoksa butun islerin bozulacak vay efendim facebookda bir dua veya efendimiz aleyhisselama ait sakal-i serif veya hirkasinin resmini koyuyolar bunu begenmeyen bizden degildir diye not dusuyolar.insani dinden cikarmak bu kadar kolaymidir.insan icinden gelerek yapmali baskalarinin soylemesiyle degil.
Topraktan bedene can veren Allah rumuzlu arkadasim ,iyi hos söylüyorsunda simdi örnek vermek gerekirsekayinpederinin adi ahmed ve oglunada ahmed adini verdin ve ayni ortamda yani kayinpederinin bulundugu ortamda “ahmed oglum buraya gel” veya “ahmed sen ne yaramazsin “…..vs Gibi seyler söylemek nekadar yakisiksiz .bu benim görüsüm .ayrica peygamber efendimizin ismininde konulmasina karsiyim .o ismi kullaniyorsanda agzini bozmayacaksin cünkü ben bir kere oglunun ismi Muhammed olan bir annenin cocuguna ismide zikrederek affiniza siginarak yaziyorum “Allah belani versin M……..” dedigini isittim hala unutamiyorum .cok yanlis etraf bir sürü manasi güzel isim dolu neden aile büyümün adini verecegim onlara saygiyi isim vererek degil hareketlerim ve sevgimle göstemem daha efdaldir bu benim görüsüm kimse katilip kabul etmek zorunda degil
selamun aleykum tüm dostlar Cahide kardeşim yazına katılıyorum Çekecekse herkes kendisi çekmeli İnsanın devamlı zikir halinde olması çok güzel bir şey elbette başkalarından istenmesi tuhaf Ama şöylede bir gerçek var ALLAH VE MELEKLERİ PEYGAMBERE SALAT ETMEKTEDİRLER EY İMAN EDENLER SİZDE ONA SALAT VE SELAM EDİN [Ahzab] 56] Konyadan islam alemine selam olsun vesselam
Cahide abla gecen cumartesi ;daha önce bahsetmistim enistemden ,hakkinrahmetine kavustu .tabiki duyan geldi .hepsinden Allah razi olsun .bunu niye anlatiyorum enistem icin herkez bir olup 70.000 salavat cektik hatta ben bir insanin ölmeden kendi icinde cekebilecegini duydum böyle bir sey var mi yoksa bu yanlis bir uygulama mi? Düngece biraz internetten arastirdim fakat gerektigi kadar ,yani beni tatmin edecek kadar bilgiye ulasamadim .belki sen daha farkli kaynaklara ulasabilir ve beni aydinlatabilirsin simdiden tesekkürler.
S.A Cahide hanım bende istanbulda oturuyorum ama kendi düşünce yapıma uygun kimseye ulaşamıyopum .Çocuklarda öyle belki çok yakınımızda ama buluşamıyoruz.ben size birşey sormak istiyorum .binada kuran okunuyor hiç katılmak istememe rağmen bırakmıyorlar gerçekten şirk dolu bir ortam komşulara ne diyeceğimi bilemediğimden bazen katılıyorum onları kırmadan nasıl hallederim bu işi yada doğru olmadığını direk söylemelimiyim bilemedim fikir almak istedim .Ama sonunda bazen güzel sohbetler oluyor bazan biraz kafa karıştırıyorum ama yinede emin deyilim.mesajı yayınlamayabilirsin cevap yazarsan sevinirim A.E OL
Sonunu yayınladıktan sonra gördüm. Yayınlamış oldum bir kere. Doğrusu ben bahsettiğin gibi ortamlarda hasta oluyorum! Yanlışları olduğunda uyarıyorum ama bir değil, iki değil, bir yerde susmak zorunda kalıyorum. Hele hoca vasıflı kişi çok bilmişse, birde ağzı laf yapan türdense vay geldi başına..:) Haklıyken, haksız konumuna düşüyorsun. Bu yüzden ben böyle toplantılara çok katılmamayı tercih ediyorum…
Cahide abla Kur’an kursunda Rabbena dualarından sonra Birahmetike ya erhamer Rahimin diye ezberledik. Namazda okuyoruz ya devamında bunu söyleyince bidat yerine geçer mi yoksa okumak daha mı iyi?
Bu konuda bir bilgiye sahip değilim Büşracığım. Saliha biliyordur belki. Vakti olur cevaplarsa bizde öğrenmiş oluruz.
Büsra kardesim, Rabbena etina dualari olarak bilinen asagida meallerini verdigim dualar Kur’an’da gecen dua seklindeki ayetlerdir. Anlamlari da cok güzel ve özlü ayni zamanda. Bu ayetleri dua niteliginde herzaman okuyabiliriz.
Onlardan bazıları da derler ki “Rabbımız, bize dünyada iyilik ver; âhirette de iyilik ver ve bizi ateşin azabından koru.” (Bakara,201)
“Rabbımız! Hesabın görüleceği gün, beni, anamı babamı ve bütün mü’minleri bağışla.” (Bakara,41)
Namazda selamdan önce yani salavatlardan sonra Allah Resulu sallallahu aleyhi ve sellem cok cesitli dualar okumus güzel kardesim, bunlarin en meshuruda su duadir.
( اَللَّهُـمَّ إِنِّي أَعُوذُ بِكَ مِنْ عَذَابِ الْقَبْرِ، وَمِنْ عَذَابِ جَهَنَّمَ، وَمِنْ
فِتْنَةِ الْمَحْيَا وَالْمَمَاتِ، وَمِنْ شَرِّ فِتْنَةِ الْمَسِيحِ الدَّجَّالِ ))
Anlamida: ) “Allahım! Kabir ve cehennem azabından, hayat ve ölüm fitnesinden ve Mesih Deccal fitnesinin şerrinden sana sığınırım.”(Buhari, Müslim)
Aise radiyallahu anh; Allah Resulu bu bes seyden Allah’a siginmadan asla selam vermezdi buyurmaktadir.
Hatta Büsra kardesim, tabiinden bazi alimler yukaridaki bu duanin Allah Resulunden emir cümlesi ile geldigi icin mutlaka okunmalidir demislerdir.
Büsra kardesim, Allah Resulu’nün selamdan önce okudugu dualarin icinde Rabbena etina dualari yok. Bu dualari selamdan önce degilde ayet oldugu icin her zaman okuyabiliriz.
Subhanallah, dualarin sonundaki bölüm hakkinda yazmamisim. Son bölümde “ey merhametlilerin en merhametlisi” demek canim. Yani Rabbe bir yakaris. Bu bölüm ayetlerin icinde olmadigi icin ve Allah Resulunun hadislerinde de gecmedigi icin bu konuda bir sey bilmiyorum.
Saliha bacım, Cahidemin cevabını senin verebileceğini yazdığı benim yorumumun son paragrafını da müsait olursan ve de istersen bana cevaplayabilirmisin..zahmet olacak bacııımmmm….tabi yazacağın cevap yıldırım çekebilir..farkındayım….benim paratonerim var dersen yaz..:)) yazmasan da canın sağolsun..yazılarından bilgileniyoruz ALLAH razı olsun canım..sevgiler..
Allah razı olsun Saliha abla. Ben de okumamaya çalışıyorum bi süredir, bidat oluyor mu diye. Yalnız benim kafam karıştı. “Allah Resulu’nün selamdan önce okudugu dualarin icinde Rabbena etina dualari yok.” demişsin ya selam vermeden önce Rabbena duaları okunur ama. Bir de secdedeyken dua edilebiliyor ama farzlarda yapılmaması gerek değil mi? Ve dua ederken kalbimizden mi geçirmeliyiz yoksa kendi duyacağımız şekilde dua edebilir miyiz?
Büsracim, Allah resulu bu dualari selamdan önce okumamis, baska dualar okumus. Yani Allah Resulunun selamdan önce rabbena dualarini okuduguna dair bir hadis yok elimizde. Güzel kardesim sende arastirabilirsin sahih bir kaynagi varmi bu dualarin burda okunacagina dair diye. Bizde onun okudugu dulardan birini tercih edersek ona uyma noktasinda daha dogru hareket etmis oluruz. Biliyorum cok yaygin bu sekilde hareket etmek ama her yaygin olan dogru demek degil degilmi kardesim?
Ama senin bahsettigin dualari ayet oldugu icin bunun disinda her zaman okuyabiliriz. Dualarimiza dudaklarimizda eslik etmeli. Bende nafilelerde diye biliyorum canim kardesim.
Allah razı olsun abla. Yani bize hep öyle öğretildi. Tabi çoğunluğun yaptığı doğru olacak diye kural yok. Ben biraz daha araştırıp okuyayım bari :S Vakit ayırdığın için teşekkür ederim.
Rabbim senden de razi olsun Büsracim. Bende senelerce ayni sekilde okudum kardesim ama dogrulari ögrenince teslim olmak müslümana yakisandir. Sana abla tavsiyesi Büsram, arastirarak ögrendigin her konu senden bir parca olur. Senin icin degerli ve kiymetli olur. Ebedi hayat biletin olan dinini yasarken kimsenin dedigini sorgulamadan alma. Sordugun her sey icin Kur’an ve Sünnetten delil sor. Bu bilgi karmasasinin icinden ancak bu sekilde cikabilirsin.
Amin cümlemizden abla. Evet doğru olanı öğrendikten sonra diretmek benim de hoşuma gitmiyor. Önceden yapamam dediğim şeyleri kalıplaşmış ama yanlış olanları değiştirdim çok şükür tabi bitmedi. Yalnız abla ben okuyorum ama bazı şeyleri anlamıyorum. Yani her alim farklı bişey demiş hangisine uyacağımı şaşırıyorum. Ya da bişeye karar veriyorsam şeytan hemen diyor bak sen bunu nefsin için istedin ondan böyle yapıyorsun o zaman vesvese bitmiyor bende. Her mezhepte farklılık var mesela bi durum var ortada hangi alim ne demiş bakıyorum okuyorum hepsi farklı bişey demiş şuna göre hareket edeyim diyorum şeytan vesvese veriyor sonra içim rahat etmiyor ben keyfime göre mi hareket ediyorum diyorum rahatsız oluyorum. Araştırmayı da seven biriyim bıkmıyorum da ama iki arada kalmak zorluyor beni. Onu mu yapsam bunu mu derken bi bakmışım vakit geçiyor. Bir de şunu sorayım tekrardan bu da vesvese oldu 🙁 yani şimdi namaz biterken okuduğumuz Ettahıyyatü Salli-Barik ten sonra selam vereceğiz Rabbena dualarını okumak yok. Tam olarak böyle değil mi??
Güzel kardesim, namazda son oturusda tahiyyattan sonra salli barikleri okuduktan sonra Allah Resulunun okudugu cesitli dualar var. Bunlardan bir tanesini ben sana daha önceki yorumlarda yazmistim. Onu ezberleyip okuyabilirsin canim. daha sonrada selam verirsin. bu konu ile ilgili toprak kardesiminde sorulari olmustu ona yazdigim yorumlarada bakabilirsin. günlük hayatta yapacagimiz dualar hakkinda sahih hadislerden hazirlanmis bir dua kitabi linkini veriyorum. Bu kitapda ihtiyacin olan sünnete göre yapilan tüm dualar var. insaAllah faydali olur kardesim. Sormak istedigin birsey oldugunda her zaman cekinmeden sorabilirsin Büsracim. Allah’a emanet ol
http://d1.islamhouse.com/data/tk/ih_books/single/tk_Hisnul_Muslim.pdf
Anladım abla. Kendimi çok bilgili görmediğim için okusam da acaba diyorum ondan sordum. Linki daha önce de vermiştin tekrar sağol 🙂 Allah’a emanet ol..
Saliha ablam bu zamana kadar hep öyle biliyorduk doğrusunu öğrenince çok üzülüyorum.
Ablam rica etsem Peygamber efendimizin -sallallahu aleyhi vesellem- selamdan önce okuduğu meşhur dua olarak yazdığın duanın okunuşunu da yazabilir misin?
Bundan sonra bende salavat dualarından sonra onu okuyup selam vereceğim.
Senden öğrenecek çook şey var, rabbim razı olsun senden Saliha ablam.
Dogrusunu ögrenince üzülmememiz lazim canim kardesim, sevinmemiz lazim Rabbimiz bizi bilmediklerimizden sorumlu tutmuyor ögrenipde yapmadiklarimizdan sorumlu tutuyor o cok merhametli ve adaletli bir yaratici. Yarattigina asla zulum yapmiyor. Duanin arapcasini büyük butonlarla yazdim ama buraya kopyalayinca yine kücük cikti. Asagiya Allah Resulunden sahih olarak gelen gün icerisinde yapilacak dualarin bulundugu kitabin linkini veriyorum canim ordan hem bu duaya hemde digerlerine güvenle bakabilirsin sayfalarin altinda hadislerin kaynaklari verilmis.
http://d1.islamhouse.com/data/tk/ih_books/single/tk_Hisnul_Muslim.pdf
not: Toprak kardesim, duanin okunusunu yazarmisin derken arapca okunusunu türkce olarakmi yazmami istedin?
Evet Saliha ablam,Arapça’nın Türkçe okunuşunu demiştim…
Asagiya alintiliyorum Allah Resulu’nun selamdan önce yaptigi duayi toprak Toprak kardesim, arapca harflerin türkce karsiliklari eksik oldugu icin arapca kelimeleri türkce harflerle okumayi tavsiye etmiyor alimler. Mesela: H harfi canim arapcada 3 cesit H var. Türkcede ise bunun karsiligi sadece 1 tane H.
Senin gibi genc bir ve gayretli bir kardesimin en kisa zamanda ögrenecegini düsünüyorum Allah’in izni ile. Günümüzde artik cok kolay, baska bir imkan olmasa dahi cok cesitli programlar vardir mutlaka nette. Rabbim sana kolaylastirsin canim. Yinede ögrenene kadar okuyabilmen icin asagida türkce yazilisi var Toprak kardesim.
Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Biriniz namazda tahiyyâtı bitirdiği zaman, dört şeyden Allah’a sığınarak şöyle desin: ‘Allâhümme innî eûzü bike min azâbi cehennem ve min azâbi’l-kabr ve min fitneti’l-mahyâ ve’l-memât ve min şerri fitneti’l-mesîhi’d-deccâl’ (meali) Allah’ım, cehennem azâbından ve kabir azâbından, hayat ve ölüm fitnesinden, deccâlin fitnesine uğramaktan sana sığınırım.” (Müslim, Mesâcid 128-134; Ebû Dâvûd, Salât 149, 179; Nesâî, Sehv 64)
Şuraya baktınız mı:
http://www.tahavi.com/ilmihal/namaz_b.html
bu arada Cahide teyzesi, kızım da dün namaza başladı..daha tek başına kılamıyor..ben imamlık yapıyorum ona..daha doğrusu önce kendim kılıyorum sonra onunla tekrar kılıyorum..öğretmek amaçlı olduğu için kendi namazım zayi olmasın istiyorum..bugüne kadar her dua mı kabul eden..asla olmaz dediğim, benim için hayal olan herşeyi gerçek edip bana sunan , lütfeden RABBİM e hamd olsun..yavrumun da hidayeti daim olsun..artsın eksilmesin inşALLAH…ALLAH hepimizin yavrularına hidayet nasip etsin..amin..
Allah devamını nasip eylesin, her daim alnı secdelilerden olsun inşaAllah. Ne güzel bir haber bu. Okuyunca gözlerim ışıldadı. MaşaAllah, BarekAllah!
Başını secdeye dayamış bir çocuk kadar masum ve güzel bir manzara görmedim ben…
selamün aleyküm,
bak şeker, bilirsin senin yemeklerine bayılırım..yazılarının hepsine katılmam…yeri gelir eleştiririm..hatta bazen okumadığım yada filtreme takılıp yarıda kalanlar da olur.:)) ancak şu yukarıda yazdıklarına nasılsa harfiyyen katılıyorum..bu dualarda ki ya da salavatlardaki sayı meselesini çözemiyorum ben..yani bugün 1 tane çekerim yürekten olur, yarın 100 tane çekerim yine yürekten olur..ama sen bana dersen ki 4444 tane çek onu da dağıt maa aile arkadaş eş dost falan hep beraber çekin ..eee bunun nasıl hepsi yürekten olur..ama bir yandan şu nu da düşünüyorum..ALLAH ta insana bir akıl vermiş..7777 tane Ayetel kürsi huşu içinde okunur mu..bunu bana söyleseler otomatikmen reddederim..çünkü ALLAH tan korkarım..bugün Ayetel kürsiyi yada diğer sure ve salavatları okuyan kaç kişi anlamının biliyor onu da ayrıca merak ediyorum..ezberlemek ve papağan gibi tekrarlamak mıdır mesele..YARADANın buna ihtiyacı mı var..O’nun hiç birşeye ihtiyacı yok nitekim..bunların yanı sıra yemek şöleni haline gelen sohbetler de var tabi..o ne yapmış..ayyy talısı çok güzel olmuş..ayy bir de bulgur işi olsaymış ya..ben sadece gülüyorum ve uzak duruyorum..
yalnız Cahide şu da var..benim evde çok sayıda şu hani güllü yasinlerden var..bilirsin..dışında gül resimleri olanlardan..kimisini ben aldım kimisi de hediye geldi..onların hepsinde bu uygulamalar var..işte şunu 100 kere okursan efendimiz (s.a.v) i rüyanda görürsün..yok işte her kim bu sureyi 1000 kere okursa tüm günahları affolur.v.s. v.s. yani demek istediğim insanlar sadece internetten değil yıllardır var olan bu tür kitaplardan da öğreniyor bunları..
bir de birşey daha söylemek istiyorum..bir arkadaşım yeni örtündü 5 ay önce..ama örtünmenin kendisine yetmediğini bir tarikada üye olması gerektiğini düşünüyor..mutlaka olmalıymış..böyle bir şey neden gerek ben anlamıyorum..şimdi o kapalı ben de açık olunca benim sözlerime ehemniyet vermiyor tabi..yani beni kayle almıyor..nakşi bendi tarikatına katıldı..habire derslere sohbetlere gidiyor..bir diğer arkadaşımda aynı keza menzilci..hatta banada bu iki arkadaş sen herşekilde eksik kalırsın sen de bir tarikat seç kendine diye baskı yapıyorlar..beni cahil buluyorlar..ben cahilmiyim acaba gerçekten..ben ALLAH la arama kimseyi koymak istemiyorum..bu tarikatlara da kötü falan demiyorum..herkesin kendi tercihi…birde bu insanların üstün özelliklerinden bahsediyorlar..işte bir şeyler anlatıyorlar..nasıl oldu bu diyorum..o muhterem bir zat ona malum oluyor..o aklından geçenleri anlıyor malum oluyor falan diyorlar..hatta bir tane arkadaşım bir tarikat lideri için benim için çocuklarımdan bile önce gelir dedi..nasıl yaaa?
ben çok yazdım sana zulüm oldu..hakkını helal et..her seferinde kısa tutmaya dikkat ediyorum ama çenem düşük napcan..:))
Ortak bir noktada buluştuğumuza sevindim..:) Hemen küsüp gitmeyenlere selam olsun!
“….Peygamber size ne verirse onu alın, sizi neden menederse ondan geri durun; Allah’tan sakının, doğrusu Allah’ın cezalandırması çetindir.” (Haşr:7)
Aslında ayetin yukarıdaki kısmı işin özüdür. Rasulullah bize neyi öğretti, tavsiye buyurduysa onu alırız, gerisini bırakırız.
Güllü Yasinlere özellikle Arif Pamuk kitaplarına çok dikkat edelim. Karınca duası, bereket duası, evlenmek isteyen şu kadar cuma suresi okusun, çocuğu olmayan bunu okusun. Bu tür uygulamalar islamda yok! Bu tür kitaplar daha çok birilerinin ceplerini doldurması için çıkarılmış ve içine bol bol uydurma ibadetler, dualar serpiştirilmiştir. Dikkat et bazı cemaat ve tarikatlerin liderleri de ha bire kitap çıkarır. Ve bu kitaplar o grubun içinde peynir ekmek gibi satılır. Sonuçta kimlerin cebi dolar bilinmez…
Ben sorunun diğer kısımları Saliha kardeşime bırakmak istiyorum. Çünkü benim üstüme çullanmak için tetikte bekleyenler çok…:)
Canim kardesim, Rabbim tetikte bekleyenlerin aklina ve kalbine basiret versin. Sanada onlara karsi daha dik durabilmen icin güc versin. Amiiin.
Daldabir kardesim acik ve dürüst yorumlarinizi devamli okuyorum. Kendinize özgü bir durusunuzun oldugu yorumlarinizdan farkediliyor masaAllah. Arkadaslarinizla ilgili konuya gelecek olursak kardesim, malesef Allah’in bize indirdigi din cogu kimseye az ve yetersiz geliyor, kendilerine türlü türlü ibadet sekilleri ve sorumluluklari yüklüyorlar. 1. Sunu cok iyi anlamamiz gerekiyor ki, Allah katinda din Islam’dir. Ve tamamlanmistir. Peygamber onu pratize ederek bize nasil yasanacagini göstermistir. Sahabelerde buna sahit olup bize aktarmislardir. Onlara yeten din, bizede yetmelidir. Imam-i Malik rahimehUllahin dedigi gibi “dün din olmayan bu günde din olamaz.” Yani arkadaslarinizin farz gibi algiladiklari tarikata mensup olma düsüncesi kesinlikle dogru degildir.
2. Bu tarz olusumlarin icinde bulunma malesef insanlari bulunduklari grubun önde gelenlerini kutsallastirmaya götürmektedir ki bu, en tehlikeli durumlardandir. Kisiyi Allah korusun sirke kadar götürebilir.
3. Sahabe, Allah Resulunden sonra en faziletli insanlar olmalarina ragmen, Ebu Bekir, Ömer, Osman v.b.. gibi radiyallahuanhuma hicbiri karsisindakinin aklindan gecenleri bilmiyordu ve onlara acaip seyler malum olmuyordu. Bu bir fazilet olsaydi buna en layik kisiler öncelikle onlar olmasi gerekirdi. Muhterem dedikleri zatlarin bu durumlari asla dinden degildir, dini bir dayanagida yoktur. Aksine kaynagi hind felsefesine dayanir. Bu tarz kimseler ayni zamanda cinlerlede sürekli isbirligi icindedir.
4. Yorumlarinizdan öyle anlasiliyor ki siz, cahil birisi degil, Allah’in düsünmemiz icin vermis oldugu akli yerinde kullanan ve onu baskalarina kiralamayan, gözlemleyen, sorgulayan birisiniz. Bence tarikatlara katilmamakla kalmayip, katilanlarida uyarmalisiniz.
Daldabir kardesim, kizinizin namaza baslamasina cok sevindim. Rabbim kizinizin o kücücük kalbini sevgisiyle doldursun. Onun saliha bir kiz olmasini nasip etsin. Onu bu amelinden dolayi tebrik ediyor ve yanaklarindan öpüyorum. (benim yerime siz öpün lütfen) Namazinizi iki defa kilmaniza gerek yok. Kizinizla beraber kildiginiz namaz sahihtir. Zaten sabah, aksam ve yatsi namazlarinda sesli okuyabilirsiniz. Bu sünnettir. ögle ile ikindi namazlarinda ise kizinizin duyabilecegi kadar hafif sesli okuyun. Hareketleri sizinle birlikte yapar ve sizi dinlerse kisa zamanda ögrenir insaAllah. Rabbim anne kiz kildiginiz namazlarinizi kabul etsin. Amiiin
Selamün aleyküm,Saliha hanım bir şeyi merak ettim doğrusu;günlük yaşantınızda islami açıdan takıldığınız herhangi bir konu olduğunda kime başvuruyorsunuz,kimden bilgi alıyorsunuz ve ne kadar güvenilir aldığınız cevap!Peygamber Efendimiz(sav) dayanan ALTIN SİLSİLE ye karşısınız yani!!!Tarikatlara karşı gösterdiğiniz tavır ben de böyle bir izlenim bıraktı.SAYGILAR…
Aleykum selam ve rahmetullah ranuna kardesim, dediginiz gibi takildigim bir nokta oldugunda Rabbimin bana her durumda basvurmam icin gönderdigi kitaba bakiyorum. Sonra onun aciklamasi olan ve Rabbimin sizin icin onda en güzel örnekler var dedigi Resulu’nün sözlerine bakiyorum. Daha da anlamadiysam kitap ve sünnet ilmine sahip ilim ehline soruyorum.
Islamda üstünlük takva iledir ranuna kardesim, soyun bir kiymeti olsaydi ebu leheblerinde bir kiymeti olurdu.
Saliha Kardeşim kitap ve sünnet ilmine sahip ilim ehli kimler sizce?Birde son cümlenizde soyun kıymeti olsaydı demişsiniz_ben bunu anlayamadım?
Aslinda sorunuzun cevabini diger yorumu yazdiktan hemen sonra altina tekrar eklemeyi düsündüm. Yorumlari bazen vakit kisitliligi sebebiyle cok acele yaziyorum bu yüzden bazi ayrintilari unutabiliyorum ranuna kardesim. Ilim ehli derken Kur’an ve Sünneti bilen, tefsir ilmine sahip, hadis ilmine vakif ve hadislerin derecelerini bilen insanlari kasdettim ve bu tür alimler tüm dünyada mevcut elhamdulillah.
Ranuna kardesim, müslüman alimlere bir mevzu danisirken bu konu hakkinda Kur’an ve Sünnette bir bilgi varmi diye sormasi gerekir. Sana bilgiyi veren alimde sordugunuz sorunun cevabi falan ayete ve hadise göre söyledir diye cevap vermesi gerekir. Dinimizle ilgili mevzular söz konusu oldugunda sahislarin ne dedigi degil, bize nerden, hangi delile dayanarak cevap verdikleridir. Bu sebeble sahislar bizim icin önemli degildir, önemli olan Kur’an ve Sahih Sünnet hakkinda bilgileridir. Sahabenin hayatina baktigimizda onlarinda bu sekilde davrandigini görüyoruz. Bir kardeslerini birsey söylerken yada yaparken gördüklerinde böyle söylemene yada davranmana sebeb nedir? Bir delilin varmidir? seklinde sorarlardi. Dinimiz onlarin bu titizligi sayesinde bu günlere oldugu gibi ulasabildi. Allah onlardan razi olsun. Amiin.
Diger konuda, siz sormussunuzya altin silsileye karsisiniz heralde diye. Bende cevap olarak Islam’da üstünlügün takva ile oldugunu, soy kavraminin bir üstünlük vesilesi olamayacagini belirtmek istedim. Islam’da peygamber soyunun bir üstünlügü olduguna inanilsaydi ebu lehebinde bir üstünlügü olmasi gerekirdi demek istedim. Yani dogru yolda olmanin ölcüsü, peygamber soyuna sahip olmak degil, Kur’an ve Sünnete delilleri ile bagli olmaktir.
Birde, bu gün nekadar bidat ehli grup ve cemaat varsa hepsi kendilerinin peygamber soyundan geldiklerini iddia etmektedirler. Hatta kendisinin mehdi oldugunu iddia eden ….. adli sahis dahi bunu söylemektedir. Insanlarin peygamber soyundan olmalarinin bir deger ifade etmesi icin Kur’an ve Sünnet cizgisinde yasamalari gerekir.
InsaAllah düsüncelerimi ifade edebilmisimdir. Bende tüm ictenligimle sizi selamliyor ve saygilarimi sunuyorum kardesim. Allah’a emanet olun.
ALTIN SİLSİLE soya dayanmaz manevi nesebdir.Peygamber Efendimiz(sav) ile başlar,Hz.Ebu Bekir(ra.)Selman-ı Farisi(ra.) Kasım ibni Muhammed ibni Ebu Bekir Sıddik(ra.)…diye devam eder.Bu Hak Dostlarının Peygamberimize kan bağı yoktur. Sufiler”Alimler-peygamberlerin varisleridir.” (Buharî, ilim, 10; Ebû Davud, ilim, 3) hadîsinî Rasûlullah’tan itibaren manevi nesebin varlığına delil sayarlar. Rasûlullah mirasına sahip alimliğin, gönül imarıyla gerçekleşen bir irfan olduğunu söylerler.Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuş:
” Ümmetimin alimleri Israil ogullarina gelen peygamberler gibidir.”
Ismail Hakki Bursevi -kuddise sirruh- hazretleri Ruh’ul Beyan isimli tefsirinde söyle buyuruyor:
“Peygamber efendimiz Miracda iken Musa aleyhisselam ile görüsür. Hz. Musa, “Ümmetimin alimleri Israil ogullarina gelen peygamberler gibidir” buyuruyorsunuz. Bir alim nasil olur da peygamber gibi olur diyor. Peygamber efendimiz, bir alim çagirir.
Hz. Musa gelen alime sorar:
– Senin adin ne?
– Muhammed bin Muhammed bin Muhammed Gazali…
Hz. Musa sorar:
– Ben sana adin ne dedim, sen ta dedelerinin adini bile söyledin? Böyle söylemek uygun mu? Sadece sorulana cevap vermek gerekmez miydi?
– Efendim Allahü teala, (Ya Musa elindeki ne) diye sordugunda siz, Asa deyip birakmadiniz. (Bu elimdekini yere vurunca su çikar, bununla düsmanlarin oyunlarini bozarim, gerektiginde bu ejderha olur, sihirbazlarin sihirlerini yok ederim, yürürken dayanirim. Bu Asanin bana çok faydalari vardir) demistiniz. Öyle degil mi?
– Evet öyle demistim.
– Maksadiniz Allahü teala ile daha fazla konusmak degil miydi?
– Evet.
– Ben de sizin gibi ulülazm büyük bir peygamberi bulmusken konusmayi uzatmak için dedelerimin de ismini söyledim.
Hz. Musa, Peygamber efendimiz aleyhisselama der ki:
– Simdi anlasildi, gerçekten de senin ümmetinin alimleri Beni Israilin peygamberleri gibi imis.”
(Ruh’ul Beyan: c.2, s. 568)
İnşallah faydalı olmuştur,Sizde Yaradana emanet olunuz…
Saliha kardeşim, beni anladığınızı düşünüyorum..ben zaten tesettür konusunda yazdığım yoruma verilen cevaba tekrar cevap yazmadım..kendimce konuyu kapattım çünkü orada bana ters olan durumlar vardı..ben hiç bir zaman testtüre karşı olmadım..haşa ALLAH emretmiş ,ben kimim ki karşı geleyim..ancak tesettürsüzlüğün dinsizliğe dayandırılması üstü kapalı olarak – hoş bana göre aleni olmuş- başınızı örtmüyorsanız dinsizsiniz gibi bir anlam yüklememe sebep oldu..hatta kendi kendime iblise mi tabiyim ben diye bir soru sordum yani..sonra dedim ki ALLAH a sığın ve ondan bu hidayeti de iste..nitekim o yorumlara kulağımı tıkadım..dediğim gibi beynimin filtresine takıldı..:)) nasıl ki çocuklarım için kendim için hidayet istiyorsam Rabbimden..örtünmek konusunda da bana yardım etmesini, bu konuda şeytana ve nefsime beni uydurmamasını istiyorum..ben inşALLAH yaradanın her duamı kabul ettiği gibi bu duamı da kabul edeceğini umudumu kesmeden bekliyorum ve inanıyorum..işlediğim günahında farkındayım..bazı kişiler gibi ayy önemli olan insanın kalbinin tesettürlü olması,başı kapalı olanlar ne işler yapıyorlar gibi bir saçma fikir içine asla girmedim..girmem de.. bir gün inşALLAH o müjdeyi de paylaşırım sizlerle..yaradan benim durumumda olan herkese hidayet nasip etsin..ama önce bana nasip etsin..:)) bak hem tembelim hem bencilim gördün mü? ALLAH yardımcımız olsun kardeşim..ALLAH a emanet ol..sevgilerimle
Sıdıkacığım sana mektup yazdım. Posta kutuna bakıver bacım 😉
Ranuna kardesim, madem dediginiz gibi bu silsileyi “alimler peygamberlerin varisleridir” hadisine dayandiriyorsunuz o zaman dünyadaki tüm alimler bu sinifa giriyor siz niye sadece bazilari ile sinirliyorsunuz? Birde hadise sufiler kelimesini ekliyorsunuz?
Ve yazinizda uzunca aktardiginiz hadisin kaynagini verebilirmisiniz? Siz kaynak olarak kendinizin cok deger verdigi bir kitabin ismini yazmissiniz ama sizde takdir edersiniz ki, hadis diye aktarilan sözlerin bize sahih olarak ulasan hadis kitaplarindan olmasi gerekiyor.
Sidika kardesim, siz yasadiginiz olaydan kendi adiniza cikarmaniz gereken seyleri cikarmissiniz. Aslinda aslolan bir meseleyi anlatirken olumlu yönünün öncelikli tercih edilmesidir ama bazen buna uyulmayabiliyor.
Allah subhanehu ve teala’nin emrine seytanda, Adem aleyhisselam’da karsi geldiler. Rablerine isyan etme acisindan ayni duruma düstüler. Ama onlari farkli kilan isledikleri isyanin sonrasinda takindiklari tavirdi. Seytan günahinda israr edip, üzerinede kibirlenip Rabbine karsi gelmeye devam etti. Adem aleyhisselam ise isyaninin sonucunda cok pisman oldu ve Rabbine kendisini affetmesi icin dua dua yalvardi. Biz babamiz Adem aleyhisselamin tavrini tercih ederek her zaman günahlarimizda israr etmeyerek af yolunu tercih etmemiz lazim.
Sidika kardesim, her insanin sartlari farklidir. Icinde bulundugu ortam, dogdugu günden bu yana biriktiregeldikleri, yasadikca olusturdugu dogrulari derken, insanin oldugu yerde mutlaka genis düsünmek zorundayiz. Rabbim tesettürü size kolaylastirsin. Vereceginiz haberi sabirsizlikla bekleyecegiz. Bundan büyük sevinc duyariz. Bu sevincimizin sebebide bir din kardesimizin daha Rabbine karsi bir kulluk görevinde daha basarili olmasidir. Bu sevincde aslinda kardesimiz adina bir sevinctir. Mutlaka her birimizin dinimizi yasarken boyun egmekte zorluk cektigimiz yönler var. Rabbim hepimizin teslimiyetini arttirsin.
Hayirli seyler isterken önce kendin icin isteme bencillik degildir kardesim, hayra olan arzu ve istiyaktir. Rabbim her türlü hayri size kolaylastirsin. Amiiin.
Salihacığım, tesettürle ilgili bu cevabın da çok güzel ve yerinde örnekler vermişsin..bir de benim için dua etmişsin..ALLAH duanı ve benim de bu yöndeki duamı kabul eder inşallah..ALLAH senden razı olsun adı güzel kardeşim..
Rabbim hepimizden razi olsun Sidikacim, hepimizi salihalardan kilsin. Amiiin.
Saliha bacım..ben iyi ki dün ölmemişim ha..dün ölseydim bugün bu yorumu okuyamayacaktım..:))) bu sitede, birinin çıkıpta bana ” açık ve dürüst yorumlarınız var” diyeceği aklımın ucuna bile gelmez di..hakkaten öyle..böyle düşünmemin çok sebebi var..ama şimdi burada tek tek anlatmak yeniden su serpmek doğru olmaz..ben inanmadığım şeyleri sallamam..ne düşünürlerse düşünsünler..dediğiniz gibi sorgulayan bir insanım..yazdıklarınıza gelince Vallahi çok güzel olmuş..çok rahatladım..harfiyyen katılıyorum..ALLAH razı olsun bacımsın…yalnız en çok ta neye sevindim biliyonmu? namazları tekrarlamak zorunda kalmayacağıma sevindim.:))))) ayy çok kötüyüm dimiiii…:))) .ALLAH bana günah yazmasın ama bir yatsıyı 26 rekat kılmak zorunda kalmak..ya da öğleni 20, ikindiyi 16..ne yalan söyleyim zorlandım..Ama nasılsa öğrenme evresi diye ”RABBİM sabır ver… benim zamanımı rahatlat.. bana yardım et” ..dedim..ben acayip yoğun bir insan olduğum için..bazen su içmek istiyorum..onu da erteliyorum düşün yani..tembelim tembeellllll….beceriksizim….:)))sevgili kardeşim..vallahi çok mutlu etti bu yorum beni…ALLAH gönlüne göre versin herşeyi..sağol bacım..
Bende Saliha Hanım’a katılıyorum daldabir hanım açık ve dürüst yorumlarınız var..bu özelliklere sahip insanı bu devirde bulmak maalesef zorlaştı..bazı konularda ters fikirlere sahip olsakta yorumlarınızı keyfle okuyorum bilinçli bir annesiniz bu zaten yetiştirdiğiniz evladınızdan anlaşılıyor..maşAllah demek namaza başladı gözünüzün nûru..benim kızım da yaklaşık bir yıldır namazlarını kılıyor ben vaktinde kılmayınca beni uyarıyor elhamdulillah..beraber kılıyoruz Saliha hanımın dediği gibi onun duyacağı şekilde tekbir alıp duaları okuyorum o da beni taklit ediyor..duaları da bir yandan ezber ediyor
daldabir hanım kızınızı benden taraf öpermisiniz 🙂 içim ısındı..
Daldabir kardesim, ben düsüncelerimi klavyeye yansittim sadece. Gecenlerde tesettür meselesinde de size cevap yazmak istedim ama vakit bulamadim. Karakter sahibi, bir durusa sahip insanlar beni her zaman etkiler. Din kolayliktir güzel kardesim, Allah bizim icin hicbir zaman zorluk dilemez. Zor zannettiklerimiz bizim kendimizi tanimayisimizdan ve o konudaki bilgi eksikligimizdendir. O bizi en kücük detayina kadar tasarlayan ve yaratandir. Rabbim vaktinizi bereketlendirsin. Hakkimdaki dualariniz icinde amiin diyorum kardesim, Rabbim dulariniz icin sizi mükafatlandirsin.
Sağol Zeynep, güzel düşünce ve temennilerin için..tabiki de her fikirde uyuşmayacağız..herkes aynı fikirlere sahip olsa renklerinde anlamı kalmazdı heralde…ALLAH sizin evladınızın da hidayetini daim etsin..hepimizin yavrularına nasip etsin..oğlum da gelip yanımıza duruyor..o daha çok küçük ama onun için çok iyi oldu bu..ağaç yaşken eğilir demişler..ne öğrense kardır..selametle
“hatta bir tane arkadaşım bir tarikat lideri için benim için çocuklarımdan bile önce gelir dedi..nasıl yaaa?”
Daldabir kardesim sanirim son paragrafdan kasdiniz yukaridaki cümleydi. Buna sasirmamamiz gerekiyor aslinda cünkü bu kimseler hocalarini, seyhlerini Allah Resulunden dahi önde tutuyorlar, hatta Allah’a ait bazi sifatlari (yardim etme, kalbinden geceni bilme, kisiyi giyabinda duyma, görme v.b gibi) seyhlerine veriyorlar yani bir manada Allah’in önüne geciriyorlar, cocuklarinindan önde tutmalari hic sasilacak bir durum degil. Halbuki daldabir kardesim bu tarz bir sevgi sadece Allah ve Resulune beslenebilir.
Enes radiyallahu anh’dan rivayet ettiği bir hadiste Allah Resulu sallallahu aleyhi ve sellem: “Hiçbiriniz, ben kendisine babasından, çocuğundan ve bütün insanlardan daha sevgili olmadıkça iman etmiş olmazsınız.” buyurmuştur. (Buhari. iman)
Ebu Hureyreradiyallahu anh’dan rivayet edilen benzer bir hadiste de Allah Resulu sallallahu aleyhi ve sellem: “Allah’a yemin ederim ki, hiçbiriniz, ben kendisine babasından ve çocuğundan daha sevgili olmadıkça iman etmiş olmazsınız.” buyurmuştur.(Buhari.iman)
Ömer radiyallahu anh bu hadisi işitince: ”Ya Resûlüllah, sen bana nefsimden başka her şeyden daha sevgilisin” dedi. Hz. Peygamber (s.a.s.) ”Ya Ömer nefsinden de sevgili olmalıyım” buyurunca; Hz. Ömer (r.a.), “Nefsimden de” diyerek durumu arz etti. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.s.): “Ya Ömer, işte şimdi oldu” cevabını verdi.(Buhari.iman)
Allah Resulune beslenecek bu sevgi kisiyi onun sünnetine, yasadigi hayata ve ona tabi olmaya sevkeden sevgidir. Yoksa amellerimize bu sekilde yansimayan kuru bir sevginin hic bir anlami yoktur.
Cok güzel ifade etmissiniz elhamdulillah benim Kur’an ve Sahih Sünnet gibi sapasaglam bir paratonerim var. Rabbim hakki ile kullanabilmeyi nasip etsin.
esma hanım dinimizde dildn dğilde kalpten yapılan ibadet geçerli bnc.gösteriş olsun diye yada bir arkadaşın sana bir görv verdi diye bnce okunmaz bud bnim görüşüm kurana ve resulullha biraz saygı sigara içerk ayak ayak üstüne atarak kuran okumuyodu sahabler örneklerimiz olmalı.namaz kılan biri güldüğünde amaaan bugün gülrke kılar yarın gülmednmi kılar dicez hayır kurana ve allaha saygıyı herkeze öğretmeliyiz elin hristiyanı bile ezan okunurkn kıpırdamadan onu dinleyip saygı duymayı öğrenmişsse bizde öğrenicez öğreticz
Hayırlı akşamlar esselamualeykum cümleten
.Bu konu ile alakalı geçmişlerde biryerlerde bende yazdım.O zaman kadar bende alıyordum dağıtıyorlardı okuyordum.
Ama uzun zamandır bırakmıştım 1 hafta evvel arkadaşım aradı komşusunun yıllardır bebeği olmuyormuş Meryem Suresi okunacak 1 tane okurmusun dedi.Kıramadım.Tamam dedim.Onu okuyamadan tekrar aradı 7 eksik kalmış kimseyi bulamadık deyince tamam 1 tane daha okurum dedim.Ama ev temizliğine gidince 3 gündür hafta sonuda annemleri ağırladım 2 gündür kızımın okulu ve sattığım ürünleri dağıtma teleşesinde yine okuyamadım.Sözün özü bunu okusammı okumasammı bilemedim.2 Meryem 4 yasin 50 tefriciye 1000 ihlas arayıp oku diyen arkadaşlarım 11.000 esma var birazını al diyenler.Ne yapacağımı şaşırdım doğrusu.Okumasam günah olurmu.Gerçekten hayat mücadelesinde yoregunum bu aralar.Birde ele avuca sığmaz bir oğlum inanın eşime ve kendime yetemiyorum.Benimle hiç ilgilenmiyorsun diyor eşim.Haklıda 1 tatlı söz söyleyemiyorum bayılıp kalırmış çok zaman.Saliha abla Cahidem Toprak ve bilenler bana bir cevap verseniz.
Selma abla yazarken bile seni usandıran şeyler seni ne kadar mutlu edecek, gönlünü ferahlatacak ibadet yaptım diye..? Ben böyle düşünüyorum ablacım.
Allah razı olsun gülüm,inan okurken hiç usanmadan çok kez okudum.Ama malum biliyorsunuz ki eşşim 3 ayı geçkin işsiz.İnan o bana ben ona elimizden geldiğince destek oluyoruz.Ben ev işlerine gidiyorum iş oldukça öyle böyle değil yoruluyorum.Tırnak diplerim kanıyor ellerim çatlayıp yarılıyor bazen abdest alırken bile o kadar acıyorki.Birde ekstradan birşeyler çıkınca(Rabbim affetsin)abdestsiz okumak içime sşinmiyor abdest almak ise zor geliyor 🙁 o zamanlarda inan okumakta güçlük çekiyorum.O yüzden bazen Cahidemin dediği gibi oğlumu emzirirken eşim konuşurken tesbih çekiyorum.Buda içime sinmiyor bu nedenle kabul etmiyordum.Yeniden arayınca kıramadım.Ama hala okuyamadım malesef 🙁
Rabbim sana kolaylıklar versin ablam, abiye de hayırlı rızık kapıları açılsın tez zaman da.
Acılarımız bu dünyalık olsun ablam boşveer, yeter ki ebedi hayatımız da acı çekmeyelim …
Aleykum selam ve rahmetullah Selma kardesim, en dogrusu bunu yumusak bir dille anlatip kabul etmemek ama bazen insan gercekten güc durumlarda kalabiliyor. Selma kardesim, dinde asli olmayan bir ibadeti yerine getirmek dogru degildir. Bunu emanet olarak algiladigin icin rahatsizlik duyuyorsun belki ama bunu yapanlarinda bu ibadeti hadisin tabiri ile reddolunan bir ibadettir. Yinede Allah en iyisini bilir.
Ablacım benim cevapladığınız için Rabbim sizlerden razı olsun.Bunu inan anlatıyorum bidat olduğunu söylüyorum ama çok kişinin açıklaması ne oluyor biliyormusun.
*İslamiyete çekmeye çalışıyoruz,kapanması için belki vesile olur
Kuran okuması namaz kılması için vesile olur
Bir kelimede öğrense kafidir.
Ama anlamını bilmeden okumak sürekli Ya Allah Ya Allah diyerek motor takılmış gibi okumak bana birşey kazandırmaz.Öncede dediğim gibi Cahidem yazana kadar bende alıyor insanlara kendime faydam olur boş durmaktan boş konuşmaktan daha iyi diyordum.Ama bidat ise bundan uzak durmayı yeğledim.Tatlı dili falan unutmuş dostlar almayınca surat asılmalar çıktı malesef.Allah yardımcım olsun.Allah sizden de razı olsun.
Allah sizdende razi olsun Selam kardesim. Biz kimsenin kalbine hükmedip hidayet verecek degiliz, bununla sorumluda degiliz. Biz dinimizi dogru bir sekilde yasamak ve Allah Resulune tabi olmakla sorumluyuz. Ona tabi olma yaptiklarini yapmakla, yapmadiklarinida yapmamakla mümkün Selam kardesim. Insanlar sunu anlamiyor bir türlü Allah Resulu sallallahu aleyhi ve sellem Islam dinini yasamada, anlatmada, aktarmada yani her konuda en mükemmel olaniydi. Bu Allah tarafindanda tasdiklendi. Onsa sizin icin en güzel örnekler var dedi ayetinde Rabbimiz. Bugün kalkipda O’nun uygulamadigi, tavsiye etmedigi seylerle ibadet etmeye calismak, baskalarini ibadete cagirmak ondan daha cok bu isleri bildigini iddia etmektir. Yani kraldan cok kralci olmaktir.
Selma kardesim, yeterki Rabbimiz razi olsun ne yapalim, gecici dostluklar icin ebedi dostluklari kaybetmemek lazim..
Cahide hanım,mesajım ulaşmadı mı acaba,merak ettim.sabahleyin göndermiştim…
Görmedim Mehtap. Spamların içine bakayım. Oradaysa yayınlarım. Sen bakıver kardeşim
Derviş, bir kucak elma ile bayırlar aşan bir genç kıza rastlamış bozkır sıcağında…
Yorgunluktan al almış kızın yanakları ,
“Nereye gidersin? Ne doldurdun kucağına ? Diye sormuş derviş
Uzak bir tarlayı işaret etmiş kız .
” sevdiğim çalışıyor orada, ona elma götürüyorum”
Kaç tane ? Diye soruvermiş derviş baba .
Kız şaşkın ; ” insan sevdiğine götürdüğü şeyi sayar mı hiç ? ”
Usulca kırmış elindeki tesbihi derviş …