Selamun aleykum kardeşlerim, dün Müberra “Kendini Mübarek annelerimizden hangisine yakın buluyorsun” diye sormuştu. “Şuna yakın buluyorum” demek ne haddime?
Onları yüksek bir dağ gibi görüyorum ben. Tırmanmaya çalışsam da en tepeye çıkamam. Eteklerinde bile olsam kendimi bahtiyar sayarım…
Fakat özellikle Hz. Fatıma (r.a) annemizin utanması, hayası beni çok etkiler. Ona benzemeyi çok isterim.
En çok üzüldüğüm hususlardan birisi, anne adaylarının edepsiz giyinmesi oluyor. Dün eşimle yürüyüşe çıktığımızda, doğumuna yakın olduğu her halinden belli bir hanım karşıdan geliyordu. Eşim hemen başını öne eğdi. Nasıl eğmesin ki: Kadının bacağında sadece bir kilotlu çorap vardı. İnanın üzerindeki bluz karnını zor kapatıyordu. Belli olmayan tek bir yeri bile yoktu. Kadına uzunca baktım. “Bir şey söylemeliyim, yanlış yaptığını ona nasıl anlatsam” diye düşünürken kadın yanımızdan geçti gitti.
Her defasında “Sen nasıl Müslümansın?” diyorum kendi kendime. Gördüklerime karşı her zaman bir şey söyleyememek kahrediyor beni. Allah’ın affına o kadar muhtacım ki…
Fatıma (R.A) annemizin hayasını anlatan şu yazı beni çok etkiler. Sizlerle de paylaşmak istedim.
**********************************************
Sevgili Peygamberimizin (asm) vefatından sonra, Hz.Fâtıma, âhiret hazırlığını daha ciddi bir şekilde yapmaya başlamıştı. O her haliyle ‘yolcu’ olduğunu belli ediyor ve hazırlığını ebedî âleme göre yapıyordu. Artık vuslat gününü hasretle beklemeye başlamıştı. Peygamberimizin vefatının üzerinden altı ay geçmişti ki Hz. Fâtıma validemiz hastalandı. Halife Hz. Ebû Bekir’in (ra) hanımı, büyük sahabi Hz.Esmâ (ra) ziyaretine gelmişti. Konuşurlarken Hz. Fâtıma, günlerdir kalbini huzursuz eden bir hususu açmak istedi. Hz.Esmâ;
“Ya Fâtıma, seni üzen şey nedir, söyle de Ebû Bekir’i haberdar edeyim, bir çare bulsun” dedi. O iffet ve fazilet timsali, o haya örneği, o nezahet menbâı Hz.Fatıma’nın son demlerinde kalbini dilhûn eden şey elbette mühimdi. Fakat ne olabilirdi?
Bakınız o peygamber neslinin muazzez menbâı ne istiyordu:
“Yâ Esma, beni günlerdir düşündüren şey, vefatımdan sonra üzerine konarak götürüleceğim tabutun şeklidir. Çünkü bu tabutlar dümdüz tahtadan ibarettir. Bu tabuta konan cesede, bir kilim örtülmekte ise de, cesede yapışan örtü mevtanın vücudunu belli ediyor. Bakanlar cesedin iriliğini, ufaklığını anlıyorlar. Benim cesedimin de nâmahreme böyle görülmesini istemiyorum. Kalbimi huzursuz eden, şimdiden üzüntüsünü çektiğim şey budur.”
Hassasiyete bakınız. “Hicab” âyetinden sonra Peygamber Efendimizin (asm) mübarek hanımlarını -çarşaflı iken de-bir tek nâmahrem görmemiştir. Hz. Hafsa (ra) validemiz, babası Hz.Ömer (ra) vefat ettiğinde, sahabe hanımlar etrafını duvar gibi çevirmişler, o şekilde taziye evine gidip dönmüştür. Siz Hz.Fatıma validemizdeki hassasiyete bakınız ki, vefatından sonraki durumu düşünmektedir. Zaten kefenlenmesine, kefenin üzerine kilim örtülmesine rağmen, o vücudunun ana yapısının belli olmasından rahatsızlık duymaktadır.
Hz. Esma (ra), Hz. Fâtıma’nın bu problemine şu çözümü getirmişti:
“Yâ Fâtıma, biz Habeşistan’a hicret ettiğimizde, onların cenazelerini taşıdıkları tabutları gördüm. Dümdüz tahtaların üzerine çatı yapıp, bu çatının üzerine de hasır örtüyorlar ve böylece tabutun içinde bulunan cesedi başkaları görmüyor.”
Hz. Esma, böyle dedikten sonra, eline aldığı ince hurma dallarının iki ucunu yere saplayıp, ortasını yukarı doğru kamburlaştırarak, “İşte böyle yapıyorlar” diye tabutun şeklini de gösterdi.
Hz. Fâtıma sevinmişti. Şöyle dedi:
“Bunu çok beğendim, vasiyyet ediyorum, beni taşıyacağınız tabutu böyle yapın ve kefene sarılı cesedimi, bakanların nazarından gizli tutun” diye ricada bulundu.
Hz. Fâtıma bir müddet sonra vefat edince bu vasiyyeti yerine getirildi. Artık o günden sonra tabutların üzerine çatılar yapılıp, bu çatıların üzerine de hasır örtülerek, bilhassa kadınların cenazeleri gözlerden saklanmış oldu.
Hz. Fâtıma’nın vefatı duyulunca, Hz. Âişe validemiz pür telaş oraya koştu ki, onun cenazesi yıkanırken hazır bulunsun. Fakat Hz. Ebû Bekir’in hanımı Esma validemiz, onu içeri sokmadı. Çünkü o haya timsali Hz.Fatıma, cenazesinin yanına, Hz. Esmâ’dan başka kimsenin girmemesini de vasiyet etmişti.
Hz. Âişe validemiz bunu babası Hz. Ebû Bekir’e şikayet yollu anlatınca, Sıddîk-ı Ekber şöyle dedi:
“Kızım, onda o derece bir haya duygusu varmış ki, cesedinde bile, velev ki kadın olsun, fazla göz bakmasını istememiş ve cenazesini yıkaması için üvey annen Esmâ’dan başkasının içeri girmemesini de vasiyyet etmiştir.”
Burhan Bozgeyik’in yazısından alıntıdır.
Suphanallah ne kadarda güzel maşallah …!!
Bu tarıfler harıka
” Halife Hz. Ebû Bekir’in (ra) hanımı, büyük sahabi Hz.Esmâ (ra) ziyaretine gelmişti.” demişsiniz ya, Hz. Esma ve Hz. Ayşe Hz. Ebu Bekir’in kızlarıdır, Hz. Ebu Bekir’in hanımı Ümm-i Ruman’dır diye biliyorum.
Bu Esma bint ümeys aynı kişi değil
yazılarınız mükemmel Allah bizleri de saliha hanımlardan eylesin Fatıma validemiz anmak çok güzel bir fikir yada hiç unutmamak çok güzel
Şu an yeni gördüm bu yazınızı kendimi ağlamaktan tutamıyorum.bizim şu halimize bakın Allahım bizi affetsin.
çarşamba günü seminerdeydim.konu hz fatma annemiz tesadüfe bakın, ALLAH sizden razı olsun cahide hanım selam ve dua ile
Aleyküm selam zeynep kardeşim hoş geldin … iyi olmana çok sevindim elhamdülillah …
Aleykum selam canım kardeşim
Allah c.c razı olsun evlatlarını İslam’a bağışlasın âmin..sevgilerimle
Aleykum selam Cahidem.Allah razı olsun canım paylaşımın için.İnşaAllah Rabbim bizleri de Hz.Fatıma(r.a.)annemizin ahlâkıyla süslesin amiiiin.Selametle canım.
Cahide Bacim,Aylin bildiyime gore Gencede yasayir,men ise Bakudeyim.Aslinda isteyerdim ki, sizin ve onun kimi cox tanisim olsun. Senin vasitenle burada gorush meyimiz de menim uchun bir nimetdir.Bacim bilirsen menim yasadigim mahallede ne qeder guzel qonshularim var? Hepsi dini butun muminler,genc aileler.cox six elaqelerimiz var .Isterdim ki, haminin menim qonshularim kimi qonshulari olsun.Cunki bu chox onemlidir.Sevinirem ki, ushaqlarim cox yaxshi insan larin ehatesinde boyuyecekler.InshaAllah.Sevgiler.
Ne kadar bahtiyarsın Zeynep bacım. Allah bütün kardeşlerime senin komşuların gibi komşular, arkadaşlar bahşetsin. Allah’a emanet ol güzel bacım
Zeyneb Azəri canım yerlim mən çox məmnum oluram bura yerlilərimi görəndə…Allah nəzərdən saxlasın sizi…siz yaxsisizki sizin qonşularda yaxsidi…..