“Her yiğidin bir yoğurt yeyişi vardır” derler. Çay demleme konusunda da farklı uygulamalar olabiliyor. 25 yaşıma kadar ağzıma çay sürmeyen biriydim ama şimdi tam bir çaykolik oldum..:) Bir kusurum var ki, şekersiz çay içmeye alışamıyorum. Belki on sefer denedim ama başaramadım. Yaklaşık 1 ay önce şeker atmayı yeniden bıraktım ama hâlâ alışabilmiş değilim…:((
Ben çayı az şekerli ve yanında tuzlularla seviyorum. Şeker atmazsam, çayla beraber tatlı bir şeyler yeme ihtiyacı hissediyorum. Bence bu daha kötü oluyor. Bu konuda önerileriniz olursa çok sevinirim.
Konumuz iyi bir çay demlemekti değil mi? Ben nasıl çay demlediğimden bahsedeyim ama asıl merak ettiğim sizin nasıl çay demlediğiniz.
Çay Nasıl Demlenir?
Öncelikle suyu kaynatıyorum. Demliğe çayı atıp, üzerine soğuk su gezdiriyorum. Çalkalayıp suyu süzüyorum. Yani çayı yıkıyorum. Böylece tozu kiri gitmiş oluyor. Çay çok olursa 2 kez yıkıyorum.
Çayın üzerine kaynamış suyu döküp, demliği ocağın üzerine alıyorum. Kabarana kadar ocakta tutuyorum. Bu aşamada kesinlikle kaynatmayın, aksi halde çayın tadı bozulur. Bu işlemi, soğuyan çay suyunu yeniden kaynama sıcaklığına getirmek için yapıyoruz. Yoksa çay daha geç demlenir.
Çabuk çökmesi için, bir çay kaşığıyla çayı karıştırıp kapağını kapatıyorum. Alt çaydanlıkla beraber yeniden ocağa alıyorum. Kaynamaya başladıktan sonra altını iyice kısıp 20 dakika kadar ocakta tutuyorum. Demleme süresi daha fazla uzarsa çay acımaya başlar.
Bazen çayın içine bir adet karanfil ekliyorum. Tomurcuk çayın kokusu da güzel oluyor.
Birde kaliteli bir içme suyuyla yapılan çay çok daha lezzetli oluyor. Semaverde, veya mangalda yapılan çayların lezzeti ise zaten tartışılmaz. Bir şeyi itiraf edeyim, aliminyum çaydanlıkta yapılan çayda çok lezzetli oluyor ama şimdilerde neredeyse aliminyumun yanından bile geçmiyoruz…
Gerçekten çok merak ediyorum hanımlar: Siz çayı nasıl demliyorsunuz?
Bir buyuk kavanoza 1 kilo Türk çayı , 1 kilo kaçak çay , 2 adet kucuk teneke kutuda tomurcuk karıstırın. Kaçak çay acı oldugu icin tomurcuk acılıgnı kırıyor. Hemde guzel tat veriyor :))
Cahide hanım siz çayı demlemiyorsunuz aksine katlediyorsunz 🙂 Çay hiç bir şekilde sizin yaptığınız şekilde lezzetli olmaz. Soğuk suya maruz bıraktığınız çayın üstüne sıcak su boşaltıyorsunuz. O narin yaprakların ne hale geleceğini düşünmeyin bile. Bunu bizzat anlayın. Camı ısıtın ve üstüne soğuk su dökün. Yada buzlu cama sıcak su dökün anlarsınız. İşte çayıda öyle parçalarsınız ve kuru halinden daha fazla toz açığa çıkar. Gerçek çay demliğe kaynar suyu döküp üstüne çay eklenen çaydır. Ayrıca size burda bir tarif yapsam kitap olur sanırım …. 🙂 Sadece bunu söyleyeyim. İçine eklediğiniz suyun kaynama oranı bile lezzete etki eder bunu unutmayın. 20 dakika ocakta beklettiğiniz çayı içmeden dökün. Suyun içinde sıcaklığı tutan molekulleri öldürüyorsunuz. Sudaki oksijen azalıyor. Suyun içindeki kalsiyum, magnezyum ve karbonat kireç halinde çöker, su mineralini kaybeder. Kuru bir tad alır. Neyse çok yazmayım.
İlyas İslam beye katılıyorum, Cahide hm çayı katletmişsiniz. Suyu kaynatın sonra demliğe kaynamış suyu koyun.En üste çayı koyun.Çay yavaş yavaş tadını suya bırakarak çökecek,demlenecek .Çayın gerçek tadını ancak böyle alabilirsiniz.Siz çayı döve döve canını çıkararak demliyorsunuz. 🙂
Cahide abla ben çayı ilk önce yıkarım ama şu aralı demlik poşet kullanıyorum sonra içine azda tomurcuk eklerim ve 3 adet kesme şeker arada birde 1 adet karanfil atarım geçen bir arkadaşımdan duydum ve uyguladım çaydanlığa çay konur ve üzerine soğuk su eklenir sonra iseçaydanlığın altınada soğuk su eklenişr alltaki su kaynar veee su iterse altına eklenirrr by şekildee yaklaşık 1 saaat oluyor ama lezzeeetine bayıldım eşim ve ben 1 demlik çayı kolsyca bitirdik 😛
Mrb
Bende hiç çay içmeyen bir insan DIMM ama simdikk tiryakisiyim ben ise çayı mutlaka mutlaka yikram soguksuyla 5 dk durur oyle kaynayan suyu dökerek çayını demlerim ve 2 adet kesme şeker atarım ve çayının demin i alması icinn 15 dk yetiyor deneyin gerçekten cokk lezzet li cay oluyor. Tabiki kullandımiz Çayda aleminin günlük tavsiye ederimm herkese afiyet olsunn 😉
çayı 2 ay önce şekerli içiyordum şimdi şeker kullanmıyorum bir bardak çayın yanında kuru kaysı ,hurma veya kuru üzüm yiyorum o şekerlik hissini gideriyor
Ben sekersiz icecem dedim ve o gun bu gundur sekersiz iciyorum ve sekersiz cooooooooook guzel yani bayanlar kadar guzel olmasada guzel yani1) :-):-)
:-* :-*
Slm bence cayi kaynamis suyla yikarsan daha guzel. Oluyor Ben hep oyle yapiyorum ve cayi sekersiz icmek istiyorsan oncelikle kahveyi sekersiz icmeye alistiracan kendini daha basit oluyor sekersiz ictigin zaman cayin tadini alirsin ve caylarin markasini bile ayirt edebilirsin aynisi kahvedede oluyor 🙂
Merhabalar Cahide Hanım, ben çay demlerken öncelikle demliğe 6 tatlı kaşığı (tepeleme olmayacak) normal çay, 2 tatlı kaşığı tomurcuk çay atıyorum. soğuk su ile iyice yıkayıp daha sonra çaydanlığın üzerine koyuyorum. Altta su kaynarken üstte bulunan ıslanmış çay iyice açılıyor. Suyu kaynamaya başladıktan sonra 5 dakika daha bekliyorum ve kaynar suyu demliğe istediğim kadar dolduruyorum ve tekrar altta su kaynayana kadar bekliyorum ve 5-10 dakikada demlenmesini bekliyorum. işte size mis kokulu bir çay. Afiyet olsun.
afessefa elbistan CAYDANLIĞA SUYU KYUP KAYNATIYORUM KAYNADIKTAN SONRA OÇAĞI KAPATIP ÜZERİNE CAYI ATTIKTAN SONRA 20 DAKİKA BEKLETİYORUM SONRASI SÜPER CAY OLUYOR
Selamun aleykum Ablaciim… Yukarda siz cayi sekersiz icemediginizi söylediniz…
Benimde bir önerim olacaktii.. yani bende öyle yaptigim icin biliyorum cünki bende cayi sekersiz icmeye calisiyorum… sekersiz siyah cay icmek biraz aci oluyor onun icin alismasi zor… Ama ben cayin icine bir cubuk tarcin koyuyorum veya bi kac tane karanfil… tarcin süper tad veriyor.. hemde Seker varmis gibi bir tad olusuyor… sizede tavsiye ederim ablacim…
Avusturyadan sevgiler…
cahide hanım, bir hanımın yorumunu okuyunca buraya yazma gereği duydum.. Bilmiyorum nereden duymuş bu Mahmud efendi hz. olayını ama böyle bir şeyin hiçbir bilimselliği ve gerçekliği yoktur.. O hanım nereden duymuş bilmiyorum ama iyi bir kaynaktan öğrenmeliydi..Dini konularda çok fazla yanlış bilgi olabiliyor malesef..
Şekerin zararları anlatmakla bitmez..
Sadece 1 çay kaşığı şekerin vücuda zarar vermeyecek günlük dozun “yaklaşık 100 katı” olduğunu biliyor musunuz???? Biz zaten o şekeri meyvelerden ve hatta patates, nohut gibi nişastalı gıdalardan fazlasıyla alıyoruz.. Kaldı ki meyveyi dahi çok az tüketmek gerek..
Şekerin diğer zararlarının bir kısmını yazayım: Vücuttaki bütün hormonların dengesini bozar, Alzheimer’a neden olur, MS hastalığına neden olur, depresyona neden olur, beyinde tıpkı uyuşturucu alındığındaki gibi bağımlılık yapıcı “dopamin” üretilmesine neden olur, kolesterole neden olur, kalp damar hastalıklarına neden olur, kemik erimesine neden olur, kadınlarda polikistik over sendromuna neden olur, doğurganlığı azaltır, ağız içi asit dengesini bozduğundan diş çürümelerinin en önemli nedenidir(çay şekerinin icadından önceki insanlarda çürük %70-80 daha azdı), cildin kolajen bağlarını kırarak erken yaşlanmaya neden olur, miyopi (uzağı görememe) neden olur, karaciğer yağlanmasına neden olur…… Daha yazsam 1 sayfa tutar herhalde.. Daha fazla bilgi isteyenler Prof.Dr.Canan KARATAY’ın kitabından bilgi alabilirler..
merhabalar,yorumlar çok güzel ben önce üst demliğe yeteri kadar çay atarım üstüne yarım bardak soğuk su dökerim ,alt demliğede soğuk su doldururum su kaynayıncaya kadar üst demlikteki çay yumşar yani yanmaz acı tat olmaz sonra alt demlikteki su kaynayınca demlerim sonra tekrar al tdemliğe soğuk su dökerim su kaynayana kadar üst demlikte demlenir
Merhaba. Ben sadece çay seviyorum. Bitki çayları vs. benim tarzım değil, bahçemde 5 metrelik bir ıhlamur ağacı var ve ben hiç içmem. Allah muhtaç etmesin ama ben sevmiyorum bol bol dağıtıyorum. Kaynım kahvehane işletiyor. Çok eski bir kahvehane burası; doğa yürüyüşü yapanlar, boncuk ocaklarını ziyarete gelen turistler ve köyün yaşlıları sabah 5 de burdalar. Türk kahvesini ve çayını çok beğeniyorlar. Kaynımın demlediği gibi demliyorum çayı ve gerçekten herkes çok beğeniyor hemen çayın markasını soruyorlar buda önemli ama aslında sabırla beklediğinizde harika bir çay oluyor. Çok ilginç değil. Suyun kaynamasını bekliyorum bu arada kesinlikle üst demlikte çay vs. yok. Su kaynayınca üst demliğe içilecek miktara göre kaynayan sudan dolduruyorum ve minimum 2 yemek kaşığı çayı yavaşça suyun üstüne bırakıyorum. Alttaki kaynayan ve azalmış suya biraz daha soğuk su koyuyorum ve kaymasını bekleyene kadar kısık ateşte 10 dk da çay da demini salıyor. Çayı asla yıkamayın ve üstüne sıcak su dökerek demlemeyin, bu onu hemen haşlamak demek. Buyrun bendede bir çay içelim. Selamlar.
selamun aleykum.Nurcan hanımı ziyadesiyle katılıyor,herkese çayı böyle demlemeyi tavsiye ediyorum mükemmel bir tat oluyor inanın
selamün aleyküm bende sessiz takipcilerinizdenim fakat konu çay demlemek olunca bende kendi tarifimi açıklamak istedim.birkaç sene önce internetten öğrenmiştim bu tarifi çok basit aslında çaydanlığa ve demliğe soğuk ve kireçsiz su koyuyorum ve demliğe çayını atıyorum sonra ocağa koyuyorum demlenmesi diğer demleme yöntemlerine göre birazcık uzun ama çok güzel bir tadı oluyor denemenizi tavsiye ederim hayırlı günler
Cahide Hanım, ben de 15 yıldır çayı ve diğer sıcak içecekleri şekersiz içiyorum. Böyle şekersiz içince çayın o güzel rayihasının daha iyi tadına varılıyor. Şeker atılınca çayın gerçek tadı sanki arka planda kalıyor. Buna nasıl alıştığıma gelince; ilk önce açık bir bardak çay doldurdum ve hiç şeker atmadan içtim. Tabii ki hiç bir tat alamadım. Daha sonra aynı şekilde doldurduğum bardağa çay kaşığının ucuyla çok çok az bir şeker değdirerek içtim. Şeker miktarı çok çok azdı, ama şekersiz içilen ilk bardaktan sonra bu oran bana şekerli geldi.Daha sonra hiç şeker kullanmadan çay içmeye devam ettim. Ama ilk zamanlar hep çayın yanında tatlı bir şeyler yeme isteği oluştu. İnsan alışkanlıklarından hemen vazgeçemiyor. Bir süre sonra bunu da aramadım. İnsanın bir şeye alışması için en az bir 21 gün gerekli derler ya. Doğruymuş. Şekerden vazgeçince, vücuda hiç değilse çay ile şeker girişi olmuyor ve gönül rahatlığı ile çay içebiliyorsunuz. Bence özgür oluyorsunuz. Ben uzun zamandır demlik poşeti çayları kullanıyorum.Bu çaylar demlikte bekleyince diğer toz çaylar gibi acımıyor. Sağlıcakla kalınız, saygı ve hürmetlerimi sunuyorum.
Cay milli içecegimiz ayrani elli yilda solladi geçti. Nedeni bir sicak içecek olmasinin dinlendirici etki yapmasi, ucuz olmasi, ve bagimlilik yapmasi. Zavalli ayran daha faydali olmasina ragmen bagimlilik yapmadigi için zaten kaybetmeye mahkumdu.
1. uyari:
Ailenizde gögüs kanseri varsa çay veya kahve yi agziniza dahi sürmeyin! Gögüste kitle olusumuna sebep veriyor.
2. Uyari:
Basi agriyan bir vücudunuz varsa sakin cay ve kahve içmeyin. Çünkü içmeyi bir gün ihmal etseniz hemen migren agrisi baslar.
Diyeceksiniz ki içinde ki antioksidantlar nedeni ile hani cay faydaliydi?
Dogrudur AMA bir ölçüsü var bununda herseyin oldugu gibi.
Bir, dogru çay demliyceksiniz ki zehir yerine antioksidantli çay için.
Iki, günde bizim çaybardaklari ile maksimum 3-4 bardak içebilirsiniz.
Sekerli sekersiz yerine mümkünse bal veya kahverengi seker kullanin.
Simdi gelelim yukaridaki tariflere ilk birkacini okudum. Malesef hepsi çay zehiri içiyorlar. (Hepsini okuyacak vakit yoktu). Ben saglikli antioksidanli çay nasil demlenir onu tarif edeyim.
Çayi tozlu ise yikayin süzün, kireci az su kullanin.
Her insan için 1 tatli kasigi çay hesabi ile kaç kisi iseniz o kadar çay koyun demlige ve yine kaç kisi içecekse en az yarisi demlikten gelicek sekilde bardaginizin ölçüp oda sicakligindaki su dan demlige koyun.
Çaydanligada bu su kadar veya iki mislini koyup atese oturtun.
Çaydanliktaki su kaynadikça demlikteki suyu isitacak çaydaki antioksidanlar yavasça suya geçmeye basliyacaktir. On dakikadan sonra çay hos bir kirmizi olur. Derhal alinip alttaki su ile seyreltilik içilmelidir. Eger süzgec icinde ise çay posasi derhal çikarilip çope atilmadir . Çünkü önce vucuda sifa olan yararli maddeler suya gecer. Eger çay içinde oldugu halde ateste demlensin ikinci bardagi içelim diye düsünürseniz bu sefer çay a zehirli maddeler geçmeye baslar ve yararli maddeler ölmeye baslar. O yüz den ilk bardak en sifalidir. Bu yüzden büyük kupalar tercih edilmelidir. Iki cay bardagi yerine.
Ikinci metot:
Çay I tozluysa oda sicakligindaki su ile yikayin.
Çaydanliga iyi suyu koyun kaynayinca hemen demleyin. Ve 3-5 dakika sonra hemen çayin kendisini çikartip çöpe atin. 3-5 dakika demlenmis çayi için. Antioksidantlar ilk 5 dakika içinde suya geçisi tamamlar. 5 dakikadan sonra çay yapragindaki vücuda zararli maddeler hizlica suya geçmeye baslar bu yüzden çayi çikarip atiyoruz. Ve fazla oyalanmadan çayimizi içip sifasini kullaniyoruz.
Içine karanfil, zencefil, kurutulmus portakal kabugu, kurulmus meyve parçalari atabilirsiniz hepsi çayin sifa degerini attiracaktir yeter ki eczacilik açisindan pisirme islemini ve tüketme islemini dogru yapalim.
Ekonomik degil belki AMA zehirli çaylari içip ilaç doktor parasi ödemek daha pahali. Butun bitki çaylari sadece kaynamis suyu üzerine döküp 3-5 dakika bekletilip içilmelidir. Ihlamur, adacayi, v.s.
Benim mezunuyet tezim tibbi botanik idi, Genetige Amerikada devam etmeden önce o sebeple bu mevzulari biliyorum ve halen ilerlemeleri takip ediyorum.
Cahidem ellerine sağlık canım,burada ben yokken çaylar demlenmiş, muhabbet almış başını gidiyor :)Maaşallah.Ben de çay sevmeyen biriydim o yüzden evlendiğimde bayağı büyük bir problem oldu eşimin ailesiyle.Anca türkiye de gevreğin yanında, ya da pişiyle birlikte içerdim:)şimdikte öyle hamur işlerinin yanında ,ama limonlu olcek:)iyiki de pek aram yok,çünküüü bir klasik yani ince belli çay bardağına 1,5 tatlı kaşığı şeker koyarım:)tiryaki olmamın da var demek bir hayrı.Allah razı olsun arkadaşlar çeşit çeşit çay demlenmesini anlatmışlar.Bir de burası çiçek bahçesi gibi olmuş bayıldım:)selametle canlarım.
Cahide ablacim ben denizliden tuğba çay ile ilgili yazınızı görünce bende bir şeyler yazmak istedim. Zira bende tam bir çay tiryakisiyim çay içmezsem o gün baş ağrım olacak kadar ayrıca çay beni dinlendiriyor yorgunluğumu alıyor. Çay ile ilgili yorumları okudum bu defne yapraklı ve tarcınlı çayı denedim çaydanlığın su konan kısmına (alt kısmı) gayet başarılı çok hoşuma gitti. Ben çaydaki aromayı severim.
Ben nasıl çay demlerim ondan bahsedeyim. Çayım benim karışımlıdır. Kaçak çay, normal çay, tomurcuk çay bunları karıştırırım kavanozda saklarım. Bu karışımlı çayımdan 2 kişiye 1,5 tatlı kaşığı gibi göz önünde bulundurup demliğe koyarım bunun içine az bir soğuk su koyarım yıkamam yıkayınca açı dığını düşünüyorum. Altına soğuk su koyar ocağa alıp kaynayınca demlerim 2 3 parmak su koyarım üzerine. Sonra ocağı kısıp demliği üzerine koyarım o sırada suyunu koyarım. Sonra kaynamasını beklerim kısık ateşte kaynadıktan sonra 5 10 dk beklerim kapatırım altını üstünü örterim indirmem ocaktan bir 5 dk böyle bekletirim.
Cahide ablacığım ben çayı 12-13 yıldır şekersiz içerim ( 32 yaşındayım) Şekerli içersem şerbet gibi geliyor çayın tadını alamıyorum. Nasıl alışırsın konusuna gelirsek benim önerim şudur mesela 2 şeker atıyorsan 1,5 at erinme kır şekeri ona alış daha sonra azar azar azalt şekeri en son yarım atınca bir süre öyle devam et sonra kes şekeri.
Canım ben zaten bir çay kaşığının dörtte biri oranında şeker atıyordum ama az kaldı bırakacağım inşaAllah…
ABLACIM O ZAMAN SEN O ÖLÇÜYE BİR SÜRE DEVAM ET BENCE 6-7 AY BELKİ DAHA FAZLA
benimde bi gravatrım oldu canlaar heh heh e posta değiştirme pahasınada olsa yaptım 😀 böyle daha bi güzel olmuş 😀 😀
Evet Nilüfer çiçeğimiz çok güzel olmuş 🙂
saolasın ablacımm sayende 🙂
S.A Sevdenur nilüfer ciceğin çok güzel olmuş güle güle kullan selamlar aysel
a.s. ablacım saolasın Allah razı olsun 🙂 senin ki kadar olmasada güzel malum gülün apayrı bi yeri vardır 🙂 k.i.b.
a.s. Aysel abla saolasın ama senin ki kadar kıymetli değil 🙂 malum gülün apayrı bi yeri vardır her zaman için 🙂 k.i.b. sende güle güle kullan hayırlara vesile olsun inş. 🙂
Bir bardak çay deyip geçmeyin….
Çayın alt demliği “kaynanadır” :
Sürekli kaynar durur, dikkat edilmezse taşabilir.
Üst demlik “gelindir”:
Alt demlik kaynadıkça onun da harareti artar.
Ama zamanla olgunlaşır demlenir.
Bardak; “gelinin kocası, evin oğludur”,
Her iki çaydanlıktan da yeterince nasîbini alır.
Biraz kaynana doldurur onu, biraz da gelin….
Bu nedenle denge unsurudur.
Açık yada demli çayın hoşa gitmemesi bundandır.
“Çocuklar” çayın şekeridir. Tat verir….
Çok şeker çayın lezzetini bozar.
Şekersiz çaya alışanlara ise bir tanesi bile fazla gelir..
“Görümce” ise çay kaşığıdır.
Arada bir gelir…. Karıştırıp gider….
🙂 🙂 🙂 🙂 🙂 🙂
….GÖRÜMCE” ise Çay kaşığıdır. Arada Bir gelir; Karıştırıp Gider…. “KAYINPEDERE GELİNCE” o da ” Çay Tabağı”dır. Çayın Demine, Suyuna Karışmaz; Bir Kenarda Oturur. Sadece Dökülenleri Toplar ve çevreye zarar vermesini engeller. Ancak; Ara sıra boşaltılması gerekir, Yoksa Taşıp Herşeyi Berbat edebilir. “ÇAY SÜZGECİ” Ailenin Sahip olduğu Değerlerdir. Aileyi Dış Müdahalelerden Korur. Delikler Büyük olursa ! Çayın Tadı Kaçar. Suyu Isıtan “ATEŞ” ise HOŞGÖRÜDÜR. O Olmadan Çay da Olmaz. KISACASI Bir Bardak Çay “AİLEDİR” ve Ağız Tadıyla içilen,Bir Bardak çayın Üstüne Yoktur…
Yaşa Zeynep kardes 🙂 hele bi eksik var diyorum 😀
Canım kardeşim kucak dolusu sevgilerimle 💕💕💕
hic gulesim yoktu sagolasin be kardesim beni dunyanin obur ucundan guldurdun ya helal olsun saNA cay olmazsa olmazlardan birde turkiyenin su caydanlik kulturu yok mu cogu ulkede yok benim yasadigim yerde caydanlik bile satilmiyor giderken kendim goturdum .turk cayi diye bos yere demiyorlar bugun o kadar cok yorum yazdim ki .u da son