Kadınlar gününüz kutlu olsun!
Artık yalnız değilsiniz. Sosyal yaşamda sizde hak ettiğiniz konuma ulaşacaksınız. Siyasal katılım ve işgücü alanlarında daha fazla yer alacaksınız. Ekonomik özgürlüğünüze kavuşacaksınız! Erkeğe muhtaç olmayacak, erkeğin eline bakmayacaksınız!
Evde oturmak, çocuk doğurmak gibi basit işleri bırakın artık! Bunca yıldır doğurduğunuz, erkeğe itaat ettiğiniz yeter. Bundan sonra birazda erkekler çocuk doğursun. Onlar size itaat etsin. Sizin hak mücadelenizin sonuna kadar arkasındayız. Hakkınızı erkeklere yedirmeyeceğiz!
Sizin sorunlarınızı erkekler çözemez, bu sorunları bizzat siz çözeceksiniz. Zaten bu erkekler bir şeyi beceremez!
Bu erkek milletine tahammülümüz kalmadı artık. Kadınlar birlik olmalı, tek yürek tek bilek olmalı, erkeklere hadlerini bildirmelisiniz. Kana kan, dişe diş, kendinizi asla ezdirmemelisiniz!
Yeni dünya düzenine yeni kanunlar damgasını vurmalı. Kadını ikinci sınıf olarak gören zihniyeti yaşatmayacağız!
Devlet büyüklerimizin kadınlar günüyle ilgili açıklamalarını dinlerken, tüylerim diken diken oluyor. Onlar konuştukça nedense benim kafamda başkaca cümleler peydah oluyor. Arenada ki matadorun karşısına çıkarılan boğa gibi hissediyorum kendimi. Erkeğin karşısına güreşmek için çıkarılmış gibi…
Mütemadiyen kadına erkekten üstün olma mesajı veriliyor. “Hak ettiğin yeri bulacaksın” derken, aslında “Bugüne kadar bir hiçtin” denmeye çalışılıyor.
Ülkemizde 2002 yılında öldürülen kadın sayısı 66 iken, 2009 yılında bu sayı 953 olmuş. Peki neden? Kadınların okuma oranı artarken, fakülteli sayısı tavan yapmışken, kadınlar için yeni yeni kanunlar çıkarılmışken neden öldürülen kadın sayısı artıyor?
Ve neden her geçen yıl boşanma oranları, ailelerde kavgalar, geçimsizlikler, mutsuzluklar katlanarak artıyor?
Kimsesiz çocukların, tacize, şiddete uğrayan çocukların sayısı da buna mukabil artıyor. Ülkemizde niçin üst üste huzur evleri, kimsesiz çocuklar için yurtlar açılıyor?
Sizce bunlar iyiye giden bir toplumun göstergesi olabilir mi?
Kanunlar, yasalar, tasarılar benim huzurumu sağlayamıyor malesef. Bana asırlar öncesinde verilen sayısız hakkı görmezden gelen, inançlarımdan beni koparmaya çalışan bir zihniyet şimdi bana “haklarını bil, kendini koru” diyor.
Oysa Rabbim beni varoluşumla beraber değerli bir varlık yaptı. Kitabında Kocaman bir sureye “Kadın(Nisa)” ismini verdi. Bir başka sureye yine bir kadın olan “Meryem”adını verdi…
Bakara suresi 228. ayette “…..Erkeklerin kadınlar üzerinde bulunan hakları gibi, kadınların da erkekler üzerinde hakları vardır…”
Aynı surenin 229. ayetinde ise şöyle deniyor; “Boşama iki defadır. Boşanmış kadınları ya iyilikle barındırmak ya da iyilikle bırakmak gerekir. Onlara vermiş bulunduğunuz şeyleri geri almanız size helal olmaz…”
Bakara suresinin 231. ayetindeki ifade ise şöyle; “Kadınları boşadığınız zaman, bekleme sürelerini (üç aybaşını) bitirdiler mi onları ya iyilikle yanınızda tutun veya iyilikle bırakın. İntikam almak için onlara zarar verecek şekilde tutmayın. Bunu yapan kendisine zulmetmiş olur….”
Boşanmış ve dul kalmış kadını kötü kadın gibi gören bir toplum anlayışından ne kadar uzak bir anlayış değil mi?
Sonra Efendimiz Aleyhisselatu vesselam kadına İslamın verdiği değeri pekiştiriyor:
“Kadınlara iyi davranmanızı tavsiye ediyorum; vasiyyetimi tutunuz. Zira kadın kısmı kaburga kemiğinden yaratılmıştır. Kaburga kemiğinin en eğri yeri üst tarafıdır. Eğri kemiği doğrultmaya kalkarsan kırarsın. Kendi hâline bırakırsan, yine eğri kalır. Öyleyse kadınlar hakkındaki tavsiyemi tutunuz. “
Buhârî, Enbiyâ 1, Nikâh 80; Müslim, Radâ’ 60. Ayrıca bk. Tirmizî, Radâ` 11, Tefsîru sûre (9) 2; İbni Mâce, Nikâh 3
“Sizden biriniz karısını köleyi döver gibi dövmeye kalkışıyor. Belki de o akşam onunla aynı yatakta yatacaktır. “Buhârî, Tefsîru sûre (91)1; Müslim, Cennet 49. Ayrıca bk. Tirmizî, Tefsîru sûre 91; İbni Mâce, Nikâh 51
“Bir kimse karısına kin beslemesin. Onun bir huyunu beğenmezse, bir başka huyunu beğenir. ”
Müslim, Radâ` 61
“Ashâbım! Kadınlara iyi davranmanızı tavsiye ediyorum. Vasiyye-timi tutunuz. Zira onlar sizin idarenize ve himâyenize verilmişlerdir.
Kesin olarak bildiğiniz bir ahlâksızlık yapmadıkları takdirde, onlar üzerinde zorbalık kurmaya hakkınız yoktur. Eğer ahlâk dışı bir hareket yaparlarsa, onları yataklarında yalnız bırakın. Bir yerlerini incitmeyecek şekilde dövün. Şayet size itaat ederlerse, artık onlara zarar verecek bir şey yapmayın.
Şunu bilin ki, sizin kadınlar üzerinde haklarınız olduğu gibi onların da sizin üzerinizde hakları vardır.
Sizin onlar üzerindeki haklarınız, yatağınızı yabancılardan korumaları, istemediğiniz kimseleri evinize almamalarıdır.
Onların sizin üzerinizdeki hakları ise, giyim kuşam ve yeme içme konularında kendilerine iyi imkânlar sağlamanızdır. “
Tirmizî, Radâ` 11. Ayrıca bk. İbni Mâce, Nikâh 3
Bitmedi daha o kadar çok hadis var ki bu konuda. Bir kadın bu ayet ve hadisleri okuyup anlamaya çalışsa İslam’a olan hayranlığı artar. Kendisine verilmiş asıl hakların farkına varır.
Hiç kimse, hiç bir kanun İslamın kadına verdiği hakkı veremez!
İş dünyasına kadını daha çok sokmak demek, kadını ezmek, daha çok yıpratmak, kadınlığını, anneliğini elinden almak demektir. Kadının asıl vazifesini hiçe saymak, küçük görmek demektir. Bir kadın, bir toplumu yetiştirir. Anne çocuğun ilk ve en önemli öğretmenidir. Bizim erkekler gibi dışarıda çalışan, erkekle aynı konumda olan kadınlara değil, tertemiz nesiller yetiştirecek analara ihtiyacımız var.
Kadınların doldurduğu sokaklar ve iş yerleri evleri kadınsız, çocukları anasız bırakıyor. Erkekleşen kadınlar itaatsizleşiyor, bencilleşiyor, naifliğini kaybediyor…
Modern(!) dünya düzeni “kadın hakları” söylemleriyle kadının üzerindeki yükü kat kat artırıyor. Tacizler, dayaklar, öldürme olayları, boşanmalar, terkedilmiş çocuklar bitmiyor, katlanarak büyüyor. Çünkü toplum, kadına ve erkeğe asıl vazifelerini bildiren İslamdan uzaklaştırılıyor.
Ben sizin beni köleleştirmeye çalışan, benim kadınlığımı anneliğimi küçük gören, erkeklerin işini de sırtıma yüklemeye çalışan, dayatmalarınızdan, söylemlerinizden, yasalarınızdan beriyim!
Siz, bütün bir yıl ezdiğiniz, hayatını liğme liğme ettiğiniz kadınları bir gün hatırlayıp avutmaya devam edin.
Müslüman kadın ezelden beri kendisine verilmiş, eşsiz haklarla daha müreffeh, daha mutlu.
Size bir gün, bize hergün kadınlar günü!
CAHİDE SULTAN
Allah binlerce kere razi olsun Abla … Ne kadar dogru ‘ve insanin yüreğine işleyen sozler …
Selamunaleyum cahide ablam..
Yazdiklarina katilmamak mümkün degil evet bugun biz islami gerektigi gibi yasasak bu durumda olmayiz..bu yazinda da cok haklisin ve yazilarina elbette devam edecesin hic kimse icin degilse bizler icin edeceksin..Fakat sunu yazmadan gecemeyecegim,evet kadinlar hakkinda yeni yasalar cikiyor ama sunu da söylemek isterim ki bu gün o yasalar sayesinde benim annem maddi birseylerin sahibi oldu..Benim babam ben dogdum dogali parasini ickiye harcar,annemin cebine bes kurus para vermez,vermedigi gibi de anneme para bul diye baski yapar..biz 4 kardesiz amma bugune nasil geldiniz diye sorsan kac sayfa yazmam gerekir bilemiyorum..Kafanizi da agritmak istemiyorum..Eger ki babam islami yasayan bir insan olsaydi -ki babasi mükemmel bir babaydi,islami cok güzel yasayan ve evlatlarina da aksettiren bir babaydi amma velakin babam öyle olmadi…Babam öyle olsaydi elbette anneme de o zulumleri yapmazdi..Dolayisiyla bu yasalara da ihtiyac gercekten olmazdi…Öyle olmadigi icin de annem bugun devletin cikardigi bu yasa sayesinde babamin senelerce ickiye yatirdigi maasindan hakki olani alabildi,en azindan kimseye el acmiyor..Bu devir öyle kötü ki tamam ben anneme her acidan destek oluyorum ama tabiatlari geregi midir nedir annem benden isteyemiyor…en azindan su an bir nebze iyi..Devir hep ayni ablam degisen insanlar ve insanlar bu denli degisim icerisindeyken de yaradilis geregi korunmaya muhtac biz kadinlar da careyi böyle yasalardan umuyoruz…
Mevlam bu derin gafletuykusundan hepimizi uyandirsin,yeni dünya düzenini islamla kurabilmeyi nasip etsin…
Seni cok seviyorum.kolay gelsin…
Ahhhh Cahide ahhhhh….. kadın evde otursa ne olur evde oturmasa ne olur diyorum deminden beri böyle oturacaksa hiç oturmasın !!! biraz önce oğlumun hatırı için bir d.gününe katıldık. Sözde anneanne sözde teyze koca koca kadınlar biri giymezmi iç çamaşır ! bildiğin iç çamaşır diğeri nine kılığında bir oynadılar müzikte bir oynadılar ağzım açık kaldı cahidecim dehşete düştüm giydiği iç çamaşırından tüm iç çamaşırı görünen bir kadın kafada peruk ya bu nasıl bir şey kendime gelemedim hala bu nasıl eğlence nasıl kutlama ? çocuklar nasıl gülüyor oğlum şaşkın…
yemin ediyorum dayanamadım işim var deyip kalktım içim, midem, yüreğim kaldırmadı bu insanlardan nasıl evlatlar yetişir ? benim çocuğum bu insanların çocukları ile okuyor çıldıracağım bu insanlar evde oturuyor çalışmıyor korkuyorum cahide çalışmamakta çzöüm değil ya birde çalışmayıp böyle insanlar daha çok türerse…. korkuyorum hemde çok
Zaten tek sorun çalışmak değil kardeşim. Çalışıp çok yıpranan, ama evladınada zaman ayıranlar var. Benim anlatmak istediğim çok farklı. En çok taviz vererek çalışmak ve çocuğu ihmal etmek kabul edemediğim şeyler. Ama evde olup çocuğuyla ilgilenmeyen de çok.
Bu anlattıkların çok iç acıtıcı gerçekten. Yarın ki yazım da ve diğerinde bahsetmeye çalışacağım inaşaallah…
Allah razı olsun.mutluluk ve huzurunuz daimi olsun
bunu size ve yorumlarıyla katkıda bulunanlara diliyorum
Amin ablacığım….dün haberlerde
Bir beyfendi.”BİZE İMANI AÇIK DEĞİL, GÖNÜLÜ AÇIK KADINLAR LAZIM” Diyordu.
Gerçekten Allah’ın konunlarını erkek- kadın ayırt etmeden gönlümüze yerleştire bilirsek
bütün sorun ortadan kalkacak gibi.Eğtim konusunda bütün iş kadınlara DÜŞÜYOR
.Daha çocukken çocuklarımıza anneye nasıl davranılması gerektiğini öğretiyoruz da sanki eş
konusunda eksik kalıyoruz gibi. .evlenince öğrenir.
hayır…..hiçte öğrenilmiyor.
Birde kadına nasıl davranacağını bilmeyen örnek bir baba da, yoksa.
daha küçükken eşine nasıl davranacağının dersini
bilinç altına yerleştirmiş oluyor.Gündemde olan şidet olayları gibi,zamanı gelince ortaya koyveriyor
sonradan her şeyi öğrensede onu sadece öğreniyor.hayatına geçiremiyor.
bu yüzden bizden öncekiler faketmemiş olabilirler ama biz bundan sonra
kız-erkek ayırt etmeden çocuklarımıza baştan eğimeliyiz.evliliği,evlenince değilde
evlenmeden kendi yaşantımızla örnek bir şekilde anlatmalıyız
.kızımıza da oğlumuzada eşlerin Allah katında nasıl birbiri için değerli olduğunu çocuklarımıza
öğretebilirsek hiç sorun kalmaz diye düşünüyorum.anneler gerekirse babasının yanlış davranışını
gören çocuklara eşine karşı sen baban gibi olma . bu doğru değil diyebilmelidirler.
aynı şekilde kıza da baba diyebilmelidir.
çocukları eğitmek için yanlış yapmasını beklememeliyiz.bazı hatalar vardır ki dönüşü yoktur.
BUYÜZDEN BU MİLLETE GÖNÜL GÖZÜ AÇIK KADINLAR ,
. SADECE DÜNYALIK DEĞİL AHİRETLİK KADINLAR LAZIM.
Amin ablacım.
Cahide ablaaamm,canııım,ister benden küçük ol ister büyük.Ben sana abla demeyi çok istiyorum.Kimilerine göre sen bizim beynimizi yıkıyorsun ya.Yıkaaaaansın istiyorum beynim.Tertemiz olsun,eski hayatımı unutayım istiyorum.Çağdaşlık,modernlik adı altında neye başkaldırdığını bilmeyen o kadınların gözlerinin önündeki perdeleri daha da bir aralamanı istiyorum.Sosyal demokrat bir babanın,ateist bir adamın kardeşi olarak O tertemiz örtülere bürünmek istiyorum.Onlara kendi anladıkları dilden cevap vermek istiyorum.Ecdadımızda,kitabımızda örnek alınması gereken onlarca yüreği güzel kahraman varken Ernesto Che Guevara’nın tişörtlerini giyerek nutuk atanlar var ya.Size sesleniyorum Che der ki ”Bir devrimci başkasına atılan tokadı kendi yüzünde hissedendir.”Bizdeki güya devrimciler gibi,örtüyü,inançları ayaklar altına alanlar asla bir fikrin savunucusu olamaz.Olsalar da saman alevi gibi bir süre sonra unutulurlar.Geçmişte de olduğu gibi…Neden üzerinde yüzyıllar geçmesine rağmen bu Kuran-ı Kerim unutulamıyor.Neden hala insanlar bu hadislere,ayetlere,peygamberimize bel bağlıyor,neden müslümanlığa geçiş yapan yabancılar artıyor,neden insanlar hayatlarında içinden çıkamadıkları bir sorun olduğunda hadislerden yardım alıyorlar,neden hala sayıları az da olsa insanlar namaz kılmak için çaba sarfediyor.Nedeeeennnn? Neden onca başkaldıranın,inkar edenin dünyada bir eseri kalmıyor,ruhu bedeninden ayrılınca cesedi bir leş parçası gibi hemen birkaç saat içinde kokmaya başlıyor,toprak oluyor,fikirleri,savundukları yerlerde sürünüyor da neden Kuran-ı Kerim hala ayakta kalabiliyor.Neden Kuran-ı Kerim dışında hiçbir kitabın hafızı bulunamıyor neden başka kitapların üzerinde oyanınca anlaşılmıyor ve kaos oluyor da hafızlar sayesinde bizim kitabımızla oynayamıyorlar.nedeeeennn neden.İnsanlar atıp tutmaktan başka birşey bilmiyor.Sen gerçek bir devrimcisin bence islama,kitabımıza,o tertemiz örtülere atılan tokadı kendi yüzünde hissediyorsun ve bizlere hissettiriyorsun.Bir toplumda alimler öldüğü zaman zalimler birbirine düşerler.Sen yaşamayı ve yaşatılmayı en çok hak eden kadınlardan birisin.Senin ve senin gibi düşünen hepimizin kadınlar günü değil,kadınlığı,müslümanlığı,sadakati,duaları,namazları kutlu olsun…
Yaradanına Kurban olurum senin kardeşim. Rabbim bizleri doğru yolundan ayırmasın. Son nefesimize kadar Hakkı haykıran, Hakkı diri tutmaya çalışan, o yola baş koyan müminlerden etsin…
Aminnnnn…
s.aleyküm Cahide ablacım dünkü muhteşem yazınız sayesinde sitenizi keşfettim.hislerime tercüman olmuşsunuz tam anlamıyla.her kelimesine katılıyorum Allah ebeden razı olsun.bende inandığım gibi yaşamaya çalıştığım için çevremden tepki alanlardanım.benim gibi düşünen hanımların varlığını hissetmek beni çok mutlu etti.mutfagı da cok seviyorum bundan sonra sitenizin ve tariflerinizin sıkı takipçisiyim inşallah.Vesselam…
Selamün aleyküm. Hepinize hayırlı cumalar kardeşlerim. Bu yazıyla ilgili yorumları bugün okudum.
Ben de 8 marta dolayısıyla verilen haberleri izleyince şaşırıyorum doğrusu, bizim eski Sovyetler birliğinde ayrılan cumhuriyetler, özellikle Özbekistan 8-marttan yavaş yavaş uzaklaşırken, Türkiye neden bir kaç senedir 8-martı iyice kutlamaya başladı? İlginç doğrusu…
Çalışan kadınlar da bir şeyi unutmamalılar- rızkı veren Allahtır, kulu değil, siz sadece vesile, bahanesiniz…
cahide hanım size saygı duyuyorum vede görmedende olsa seviyorum .Sizinle aynı dünya görüşünü paylaştığım için değil inandığınız değerleri eğilip bükülmeden belirttiğiniz için,safınınızı belli etiğiniz için her kaba göre şekillenmediğiniz için ve insanları memnun etmek için suya sabuna dokunmadan yemek tariflerinizi veripte çıkmadığınız için…meyveli ağaç taşlanırmış insanlar saygı duymayı bilmiyor ,acıtıp incitmeyi seviyor sizi yazılarınız için takip eden çok izleyiciniz ,seveniniz ve de duacınız var sakın yılmayın
bende çok çalışma taraftarı değilim ama çalışanlara saygı duyuyorum insanların çalışmak zorunda oluşu gerçek bir kişi asgari ücret alırken hem 500 tl kira hem çocuk okutmak yeme içme fatura giyinme hangisine yeter yetmez bence kadınlar gününü bu kadar irdelemeniz bile onu önemsediğini gösterir böyle bir günü anmazsanız böyle bir gün olmaz hayırlı cumalar rabbim doğru yola erdirsin cümlemizi…
r benim anlayamadigim kadinlar belli sartlarda calisabilir o sartlar az cok anlatildi kadinin yeri evidir dendi okey ama ev kadinida carsi pazar gezebilir alis veris yapabilir yok efendim surda indirim var yok surda ucuzluk var diyip gezemez peygamber efendimiz hanimlari ile otururken yanlarina ama biri geliyor peygambe r efendimiz hanimlarina bu zattan tesettur edin diye emreder hanimlari ise ya Resulaallah nu zat bizi gormeyen bir ama degilmi dediklerinde Peygamber efendimiz sizdemi ama siniz onu gormuyormusunuz buyurmuslardir cumaniz mubarek olsun
Ona bende karşıyım. Bence kadın ne kadar çok dışarıda geziyor, ne kadar çok erkeklerle muhatap oluyorsa, o kadar kolay utanmasını kaybediyor. Artık bir erkekler konuşurken yüzü kızaran kadına, kıza neredeyse rastlamıyoruz. Ama bizim gibilerin düşünceleri, birileri çok ütopik. Ama ben olması gereken ne ise daha çok dillendirilmesi taraftarıyım…
Ablam sen bana öz ablamin bile yapmadığı iyilikleri yaptın,farketmeden..beni eşim,evim ve çocuğumla kavuşturdun..dalga geçiyorlar benimle,”diplomalı ev hanımı” diye,olsun ne farkeder..üzülme ablam,sakın bi yerlere kaybolma,öz ablam kaybolsa ancak bu kadar üzülürüm,sakın gitme…eleştiri yapan yorumcuları da yine de kutluyorum,hiç olmazsa hakaret etmeden yapıcı olmaya çalışmışlar..ben sadece birazcık empati diyorum,her iki taraf içinde…
sizi anlıyorum cahide hanım…ve ben inanıyorum,zamanla olacak,o hayal ettiğimiz refaha kavuşacağız inşaallah.örtümüzle okuyup örtümüzle istihdam edilebileceğimiz alanlar da olacak.Rabbimin emrettiği kanunlar,yasalar da olacak. yalnız aşama aşama olacak bunlar,şuanda çıkıp da sesli haykıramıyor kimse,ama birşeyler düzeliyor yavaş yavaş…ben uni.de kayda bile kapalı alınmamıştım ama şu an rahatlıkla okuyabiliyor birçok uni.de kapalı kardeşlerimiz.bu küçük bi örnek,bir aşama..
sizler onlar ve birçokları hakkı haykırdıkça ,ALlah ın izniyle islam bu topraklardan yine inkişaf edecek,umuyorum…
ağlıyorum deme bana cahideciğim, dayanamıyorum bende ağlıyorum. inanırmısın , dünden beri bende ağlıyorum. sana hep, yazılarını bazıları anlamıyor demiştim. sen dün , bazı dostlarım böyle söylemişlerdi deyince ben çok üzüldüm. acaba yanlış mı düşündüm, yanlış birşey mi söyledim dedim. ben seni anlamıyorlar derken, işte bu yüzden söylüyorum, ağladığın, üzüldüğün, kendini yıprattığın için. biz seni çok iyi anlıyoruz ama bazıları anlamamakta ısrarlı. asla anlayamazlarda. çünkü dünyaya çok farklı pencereden bakıyorlar. yazıları önyargılı okuyorlar. ama ağlama ne olur. yazacak çok şey var ama şu an ağlamaktan yazamıyorum. kendini üzme canım kardeşim. biz seni çok seviyoruz..
cahide hn yazma geregi duydum birkac arkadas birseyler sormus ben dini destek gostermek derken kadinin yasalarla haklarinin aranmasina karsi oldugunuz icin bunu yazdim cunku herkesten ayni islami ahlaki Allah korkusunu beklemek ne kadarda zor imkansiz hatta.szoleri ve yurekleri bambaska milyonlarca kisi var yani vicdani yaptirim yoksa yasal yaptirim sart inanc konusunu kisiler saptirip kendi cikarlari ugruna kullanbilir hesap vereck derseniz dogru ama bundan korkan ve ona gore amel eden kisiler olsaydi zaten bu halde olmazdik
O kadar yazıdan siz “Benim kadınların haklarını yasalarla aramasına karşı olduğumu” mu çıkardınız? Pes doğrusu!
Dilerim bu yasa bütün beklentilerinizi karşılar. Boşanmalar azalır, kadınlar artık öldürülmez. Erkekler kadınlarının önünde el pençe divan durur. Diğer tüm yasalara uyulduğu! gibi bunada harfiyyen uyulur…
Ablacım yazın muhteşem diyecek bir şey bulamıyorum sanki benim içimden geçenleri dökmüşsün satırlarına.Bir ev hanımı olarak seni kutluyorum maşallah on parmağında on marifet birde yazılarla uğraşıyorsun eşine ve çocuklarına ne zaman vakit ayırıyorsun performansına hayranım.Senin gibi özel bir insana hayatta çok ender rastlanır.Sanalda olsa seni tanıdığıma çok memnunum ama inan sanki çok yakınımdaymışsın gibi görüyormuş gibi hissediyorum demekki insan birbirini görmedende seviyormuş.Şunuda belirtmek isterim çocukların senin gibi bir anneleri olduğu için çok şanslı ayrıca eşinizde çok şanslı rabbim ağzının tadını bozmasın yuvana huzur bereket sağlık mutluluk versin .Ablacım ALLAH seni sevdiği kullarınla tanışmayı nasip etsin ben hep öyle dua ederdim seninle tanıştım hep iyilerle karşılaş inş.Canım seni kızım ve ben çok seviyoruz ALLAH’A emanet ol….
Bende hep öyle dua ederim Arzum. Allah razı olsun kardeşim. Bende seni ve tatlı kızını çok seviyorum…
Bugünkü yazınız harika, tebrik ederim. Malisef feminist gruplar kadın hakları adı altında pek çok konuda olduğu gibi 8 mart gibi günleri de istismar ederek erkek ve kadın arasındaki uçurumu açmaya çalışıyorlar. Kıskançlık diye birşeyin olmadığı, evli çiftlerin birbirlerini başkasıyla paylaştığı ve ahlaksızlığın artık normal olarak görüldüğü batı toplumunda kadın gününe ihtiyaç olabilir belki ama müslüman toplumunda buna gerek yoktur, cünkü islamda dediğiniz ggibi kadınlara hergün bayramdır, onlara herzaman iyi davranılır, kadın bir erkek için altından daha değerlidir. Son çıkan yasa resmen insanımıza pranga takıyor. Çiftler arasındaki muhabbet, saygı ve sevgiyle, eşlerin sorumluluklarını ve dini görevlerini bilmesiyle oluşur ve korunur, yasalarla değil. Umarım herkes bu gerçeği kavramaya başlar.
Yazınız için tekrar teşekkürler, yanlış anlamayın ama sizin gibi bir eşim olmasını çok isterdim.
Allaha emanet olun.
Allah size daha hayırlı, tertemiz, saliha bir eş nasib eylesin kardeşim…O saliha kadınların ve salih erkeklerin sayılarının artması için çaba gösteriyoruz. Rabbim Hak için uğraş verenlerin emeğini zayi etmesin…
neden her yazınızda çalışan kadınları ikinci sınıf görüp, küçümsüyorsunuz?çalışan kadınların terbiyeli ve ahlaklı nesil yetiştiremeyeceği,ev hanımlarının dört dörtlük terbiye verebileceği gibi bir genelleme hangi bakış açısından bakınca görülüyor?siz yalnızca kendiniz ve çevrenizdekiler kapsamında konuyu değerlendirmiş gibisiniz! sağolsun avukat hanım zaten çok güzel açıklamış…bu neslin bozuk olmasına sadece çalışan kadınlar mı sebep olmuştur?üstelik çalışılmasına bu kadar karşı biriyseniz kızınızın neden 5. sınıftan sonra okuması için seçenek arıyorsunuz?bırakın okumasın!okuyup meslek sahibi olmasına ne gerek var?Yüce Allahım benim öyle güzel bir meslek yapmamı nasip etmişki şükürler olsun neden yapmayayım?
Sadece anlamak istediğiniz gibi anlıyorsunuz. Ve konuya küçücük bir pencereden bakıyorsunuz. Çalışan kadınları kötülemek veya yok saymak için yazılmış bir yazı değil bu. Onların iyi çocuk yetiştiremeyeceğinide söylemiyorum. Sadece neden erkek kadar iş dünyasının içine çekilmeye çalışıldığını sorguluyorum ve bu anlatmak istediğimin sadece bir bölümü.
Devlet bana şu kadar yıl çocuğunu okutmaya mecbursun diyor. Bende madem onca yıl okutacağım. Kızım akıl baliğ olduktan sonra başını örttürmeme, istediği gibi bir dini eğitim almasına da müsaade etsin diyorum. Diğer yazılarımı okuyanlar çalışmaya mecbur kalan kadının uygun şartlarda çalışmasına karşı olmadığımı bilirler. Fakat o uygun şartların oluşması hiç kolay değil.
Başını açıp erkeklerle beraber aynı mekanda bulunarak, taviz üstüne taviz vererek belki insanlara bir faydanız dokunabilir ancak, Allah’ın emrine karşı gelerek insanlara hizmet ise Kitabın hiç bir yerinde yazmaz.
Tesettüründen, ibadetlerinden taviz vermeden çalışan kaç kadın var şu ülkede söylermisiniz?
Kusura bakmayın “Dün dinde olmayan, bugünde dinde olamaz”
Eğitim hakkı konusunda size kesinlikle katılıyorum.Özgürlük varsa herkes için olmalı.Her birey istediği eğitimi ,istediği kıyafetle alabilmelidir.Çalışan kadınların verdiği tavizlere gelince bu herkesin kendi elinde olan bir durumdur. Kendini bilen bir insan hakkıyla hem çalışır, hem ibadetini yapar, hem çocuğunu büyütür.
Ben şanslıyım belki %90 bayanların çalıştığı ve yalnızca bayanlara hizmet verilen bir işi yapıyorum.Ancak erkek bayan karışık çalışıp öyle güzel yaşayan insanlarında hiçde az olmadığını düşünüyorum.Çevremdekilerden yola çıkarak söyleyebilirim ibadetlerinden taviz vermeyen çok insan var.
İsra suresi 84.ayetide yazmak istedim – De ki: “Herkes bulunduğu hal ve niyetine göre iş yapar. Bu durumda kimin en doğru yolda olduğunu Rabbiniz daha iyi bilir.”
Allah(c.c.)yar ve yardımcınız olsun.
http://helalderman.wordpress.com/2011/12/01/sevgisiz-kucaklarda-buyumesin-cocuklar/
yazınızı eklediğim bölüme gelen bir yorum var sizin adınıza ölduğu için cevaplamak istersniz diyer düşündüm,önce siz yazın sonra bende yorum yazacağım.
iyi günler
Hem yeni, hem eski yazılarıma o kadar çok soru geliyor ki.. Bir o kadar da mail. İnan kardeşim, kendi sayfamın dışına çıkamıyorum. Benim yerime sen cevap verebilirsin. Allah’ı izniyle güveniyorum sana. Kusuruma bakma canım kardeşim benim…
peki siz bilirsiniz cahide hanım allaha emanet olun.iyi günler elinize sağlık bu yazı için harika olmuştu hepte onaylayan mesajlar aldım.
sağlıcakla allaha emanet kalın.
sevgiler………