Sosyal paylaşım ağları hayatımıza girdi gireli biz biz olmaktan çıktık, başka biri olduk sanki.
Kadınlar, erkekler, işi olan olmayan, ihtiyaç duyan duymayan herkes Facebook’da hesap sahibi olmuş. Neler duyduk şu meretle ilgili. Karısını, kocasını aldatanlar. Sevgili buldum diye kızıyla buluşanlar. Karısıyla başka biriyle yazıştığını sanarak yazışanlar, fotoğrafı çalınıp kötüye kullanılanlar…
Nice yuvalar facebook yüzünden yıkıldı. Yaptıkları ortaya çıkınca kaç kişi intihar etti.
Ben bu feysbuk denen örümcek ağına alışamadım bir türlü. Tanıdıkların, arkadaşların sayfalarında şenlik var. Yazışmalar, ordan burdan paylaşmalar…
Kocanız feysbuk’ta ne yapıyor?
Geçen gün eski radikal zamanlarını çok iyi bildiğimiz bir beyin facebook sayfasına tevafuken rastladık. Bu eski mücahid neler paylaşmış, Ümmet-i Muhammed’e ne gibi tavsiyelerde bulunmuş, tebliğ görevini acaba artık feysbuktan mı yürütüyormuş diye sayfasını aşağı doğru inmeye başladım.(Meraklı olan benim, eşimin suçu yok:))
ilk olarak bir video görüyoruz zat-ı muhteremin sayfasında. Sırtı sonuna kadar açık bir kadın, bir adamın kollarında tango yapıyor. “Ayyy!!” dedim “Galiba virüs atmışlar adamın sayfasına”. Yada başkası duvarında paylaşmış ta haberi mi olmamış? Aman bir telaş ettim sormayın. Adama mesaj mı yazsak, nasıl haberdar etsek?
Neyse biraz daha inelim aşağılara sonra irtibata geçeriz derken, bir baktım başka bir video. “Hadise’nin 18 yaşındaki hali”. Birde başlık atmış “Gözlerinize inanamıyacaksınız” diye! Hani biz “Hadise’nin hangi yaşta nasıl olduğunu özümsemiş insanlar olarak, bir yanılgıya düşüp “18 lik” halini gözden kaçırmışız. Şaşkınlığımız bu yüzden olacak!!!
Ben hakikaten gözlerime inanamadım! Sormayın halimi. Hadi diyelimki bu da virüs. Ya aralarda hiç mi bir Ayet, bir hadis veya islami bir paylaşım olmaz. Paylaşımları bir kaç sayfa boyu inceleyince yanıldığımı ve paylaşımları eskinin hızlı mücahidi, şimdinin entel abisinin yaptığını anladım.
Şarkılar, türküler, aşk mısraları, romantik sözler, komik paylaşımlar,”karınızdan nasıl kurtulursuz?” videoları, “manyak bir şey”ler, “ha ha ha” lar…
Ne oluyoruz diye irkildim. Gerçek mi bunlar. Bir zamanlar güzelliğini önemsemeyip, çarşaflı bir kızı eş diye beğenen bu adam ne oldu da bu kadar keskin bir dönüş yapabildi? Çocukları geldi aklıma. Hanımı bunları biliyor muydu acaba? Kocası feys de ne yapıyor, hangi aşk şarkılarını paylaşıp, hülyalara dalıyor haberi var mıydı?
İnsan, eli para görüp parlayınca, illede dünyaya dört kolla sarılmak, nefse ram olmak zorunda mı?
Ahireti ötelemek, zengin olmanın izdüşümü müydü?
Facebook mümin erkeklerin özgür dünyaları mıydı?
Boşanmaya veya ikinci eş almaya hatta metres tutmaya cesaret edemeyenlerin tatmin yolu muydu Feysbuk!!!
Kadınlar da çıldırmış!
Bazı hanımların feysbukları da erkeklerinkinden hiç farklı değil. Bir resim veya video için onlarca yorum yapılmış. Öyle işe yarar yorumlar sanmayın. Çoğu: “kih kih”, “he hee”, “aman çok umurumda”, “sen kim oluyosun?”, “Öptüm cicim” tarzı absürt, ipe sapa gelmez yorumlar. Bunları evli, çoluk çocuk sahibi hanımlar yapıyor. Tamam bir ilim öğretmek veya yaymak için orayı kullansa yine anlıyacağım. O kadar ahlaksız klipler, dizi fragmanları paylaşılıyor ki, bunu kendisinden başka gören yokmu? Kocası görüyor mu veya görünce nasıl karşılıyor? diye sorası geliyor insanın.
Yalnızlaşıyoruz!
Cılkı çıkmış bir dünya! İçi boş hayatlar. Toplum vur patlasın, çal oynasın havalarında. Kimse kimsenin umurunda değil. Diğer gamlılık yerlerde sürünüyor. Zerafet, hassasiyet çoktan ölmüş. Eşler birbirlerinden , ebeveynler çocuklarından habersiz.
Eşini beğenmeyenler, kafa dengi arkadaş bulamayanlar, kaynanasına kızanlar, olduğundan farklı görünmek isteyenler, kalabalıklar içinde yalnız olanlar ve daha bir çokları bu zehirli ağlara takılıyor. Birçok erkek ve kadın fiili olarak olmasa da hayali olarak eşini aldatıyor.
Bu renkli ve sinsi canavar çoook değerleri, bizden alıp götürüyor…
Cahide Sultan
bence isim vermeseniz de bu yazı islami bir kimliği açıktan hakaret ve aleni gıybettir. önce onu aramanızı durumu konuşmanızı bu yazıyı yazacağınızı ve açıklamasını da ekleyeceğinizi belirtmeliydiniz. şahsen ben böyle yapardım…
İsim vermiyorum ve bu anlattıklarımdan yola çıkarak bile kimse tanıyamaz onu. O halde bu gıybete girmez.
Artık Allah’ın size rızık olarak verdiği şeylerden helal ve temiz olarak yiyin. Allah’ın nimetine şükredin, eğer gerçekten O’na ibadet edecekseniz. (NAHL/114)