Çok acı yaşadık ve hala acılarımız devam ediyor. Günlerdir haberleri izledikçe gözyaşlarımız sel oldu… Kâh enkazdan çıkan cansız bedenlere üzüldük, kâh sağ çıkanlara sevindik. Türlü türlü mucizelere tanık olduk. Hüzün ve sevinç birbirine karıştı…
Bu acılar yaşanırken ortaya atılan asılsız haberler, provakatif söylemler çok can sıkıcı ve çirkindi…Hayatında Allah’ı hiçbir işinde söz sahibi yapmak istemeyenler, depremi Allah’ın ikazı olarak görmüşler. Bunu onların söylemesi komikti…
Bunun yanında bazı yaşananlarda keşke hiç olmasaydı diye çok düşündüm. Birileri acılar içindeyken, birileri bu acıdan nemalanma gayretinde olmasaydı. Bu acıları herkes kendi fikrine kılıf olarak kullanmasaydı…
Ölmüş birinin üzerinden birşeyler çalmak, evine giremeyen depremzedenin evini soymak, yardım olarak gönderilen malzemeleri yağmalamak, onları utanmadan satmak, hangi ruh halinin sonucudur, hangi vicdana sığar bu aşağılık tavırlar?! Bunları okumak, yazmak bile utandırıyor beni…
Yardımlar dağıtılırken izdiham yaşanmasını, bir tane yetecekken üç beş tane alma çabasını anlayamıyorum. Ne zaman böyle durumlarda daha onurlu ve vakarlı bir duruş sergileyeceğiz, hakkımıza razı olacağız? Diğergamlılığı hayatımıza şiar edineceğiz? Bu tür davranışlar Muhammed (s.a.v) ümmetine, Osmanlının torunlarına yakışmıyor… Bizler bir zamanlar sokaklarında sadaka taşları olan, ihtiyacı olmayanın o taşların içine konan yardımlardan almadığı, kardeşini kendisine tercih eden atalara sahibiz…
“Elbetteki bir ülkeyi yeniden inşa ederken, o milletin dilini, dinini, örflerini asimile ederek işe başlayanlar, Osmanlı’dan, İslamdan hiçbir iz kalsın istemeyenler, alimleri bir gecede cahil edenler ve o alimleri mesnetsiz sebeplerle gözünü kırpmadan astıranlar, Avrupanın ne idüğü belirsiz yasalarının ve ahlaksızlıklarının üzerine bir devleti oturtmaya çalışanlar, bugün yaşanan bozulmuşluğun baş sorumlularıdır…”
*******************
Bunun yanında Kürt-Türk, ayrımı yapmadan, yüreklerini ortaya koyarak elinden gelen her yardımı yapan, çırpınan insanları görmezden gelmek, ufak tefek aksaklıkları büyüterek yapılanları yok saymak en büyük vicdansızlık olur…
Her ne kadar birileri, bu olayı da ayrımcılık yapmak için fırsat bilsede biz bunu yapmayacağız! Ne, her kürtü terörist sanmak, ne de veren ellere nankörlük etmek, insan olana, müslüman olana yakışmaz.
Ayrıca doğudaki bir kısım kürt esnafa zorla kepenk kapattıran, dağda gördüğü teröristi görmezden gelen, müdahale etmek isteyen askere müdahale ettirmeyen, heronları engelleyen, göz göre göre Mehmetçiği teröriste yem yapanlar kürt müydü? Bu ülkedeki binlerce faili meçhul cinayetleri tek kürtler mi işledi? Ergenekon denilen örgüt kürtlerden mi oluşuyor? On yıllarca koltuğundan olmamak adına, yerinden kımıldamayan, ülkeyi yöneteceğim diye anamızı ağlatan yöneticiler, darbe üstüne darbe yapan generallerde mi kürttü?
Zulmün Kürdü, Türkü olmuyor malesef. Tutuk kalmış vicdanların hangi milletten olduğunun ne önemi var? İslam toptancılığı da, ırkçılığı da kabul etmez. Allah hangi milletten olduğumuza değil, kendisine ne kadar yakın durduğumuza bakıyor…
Ey insanlar! Biz sizi bir erkekle bir kadından yarattık.
Birbirinizi tanıyıp sahip çıkmanız için milletlere, sülâlelere ayırdık.
Şunu unutmayın ki Allah’ın nazarında en değerli, en üstün olanınız, takvâda (Allah’ı sayıp haramlardan sakınmada) en ileri olandır. (Hucurat 13)
Yaşanan her olaya islamın çerçevesinden bakıp, islamın süzgecinden geçirmedikçe kamil bir imana sahip olmamız mümkün olmayacak. Herkes şapkasını önüne koyup “Ben hangi yoldayım, davam ne? Gidişatım nereye?” diye düşünmek zorunda. Yoksa yarın Huzuru ilahi’de değer verdiğimiz ve uğruna birbirimize girdiğimiz saçma davalarımız, yüzümüze paçavra gibi çarpılır da ebedi pişmanlığa ram oluruz…
Cahide Sultan
Millet olarak buyuk bir imtihandan gectik
ben vanlıyım..bu yüzden acım çok büyük..aynı zamanda bir öğretmenim…vefat eden meslektaşlarım da acımı artırdı..aynı toprağı paylaşmanın güzelliğini anlayamamış insanların tv ekranlarında havaya savurdukları sözler de ayrıca incitti….ama herşeye inat bebeğimin de ellerini havaya kaldırarak dua ettiriyorum,eşim ben ve bebeğimiz dua ediyoruz…haberi yok onların,biz ayırt etmeden hepsine dua ediyoruz……..
duyarlı her insan gibi van’daki kardeşlerimizin durumunu haberlerde gördükçe gözyaşlarımızı tutamıyoruz eşimle ben elimizden geldiğince yardım etmeye çalıştık umarım yapılan tüm yardımlar doğru ellerden ihtiyaç sahiplerine ulaşır ben muştayım depremi bizde hissetik bizdeki sarsıntıdan yakın bir yerde güçlü bir değrem olduğunu anlamıştık aslında zaten haberin gelmeside geç olmadı. dün akşam ve bir önceki akşam tv kanallarında ciddi rakamlarda yardımlar yapıldı.parası olmayan ve başka her türlü yardımda bulunan bir çok insan aradı içlerinde bir anne verecek birşeyim yok ama sütüm var çocuk emzirebilirim dedi bu çok ağlattı beni işte bizim insanımzın aslında nekadar biribirine bağlı olduğunu .arada oyunbozancılar olmasa kandıranlar saptıranlar olmazsa ne kadar biribirine sahip çıktığını gösteriyor.allah birliğimizi dirliğimizi bozmasın .allah yar ve yardımcımız olsun