ALLAHIM! Bakışımızı ibret, sükûtumuzu hikmet, konuşmamızı marifete dönüştür.
ALLAHIM! Boşa bakanlardan, boşa susanlardan ve boşa konuşanlardan eyleme bizi! (amin)
Patlıcanın her halini seviyoruz. Salatasını, turşusunu, reçelini ve çorbasını. Birde sosu vardı tabi. Malumunuz, öyle özel bir lezzeti var ki, yaz boyu dolabımdan eksik olmuyor. Tabi bol zamanında fazlaca alıp kurutmayı da ihmal etmiyorum.
Patlıcanları alırken yumuşak ve rengi siyah olanları tercih edin. Eğer patlıcan sertse büyük ihtimal çekirdeklidir. Birde yamula patlıcanları vardır hani alacalı olanlardan. Onların içi bembeyaz ve çekirdeksizdir. Çok severim. Fakat en lezzetli patlıcan bence kemer patlıcanlardır.
Çok bolluk bir ülkede yaşıyoruz. Kıymetini bilmek, bolca şükretmek lazım. Elhamdulillah!
Yemeğin köftesinde zerdeçal kullandım. Neredeyse her yemeğe ve tatlıya kullandığım bir baharatdır zerdeçal. Kansere karşı kanıtlanmış etkisi ve baskın bir kokusu olmadığı için rahatça kullanıyorum. Olmazsa olmaz bir baharat değil. Kullanmasanızda olur. Yapımı çok kolay olduğu için yapım aşamalarını resimlemedim.
Köfteyle patlıcan sarması
Malzemeler
- 1 kg. Patlıcan
- 300 gr. kıyma
- 1 iri soğan
- Yarım demet maydanoz
- 2 yemek kaşığı galeta unu
- Tuz, karabiber, kimyon ve biraz zerdeçal
- Domates sosu için: 3 adet domates, 1 diş sarmısak,1 yemek kaşığı zeytinyağı
Köfteli patlıcan sarması nasıl yapılır?
- Patlıcanları alacalı soyup yarım cm. kalınlığında uzunlamasına dilimleyin.
- Üzerlerine tuz serpip en az bir saat kadar bekleyin.
- Daha sonra patlıcanları yıkayın ve bir havluyla suyunu alın.
- Isınmış yağa atıp arkalı önlü hafifçe kızartın.
- Diğer tarafta soğanı çok küçük doğrayın veya robottan geçirin.
- Maydanozuda doğrayın ve köfteye ilave edin.
- Galeta unu ve baharatlarıda atıp köfteyi yoğurun.
- Köfteden ceviz büyüklüğünde parçalar alıp kızartılmış patlıcan dilimlerinin içine koyup sarın.
- Uç kısımları altta kalacak şekilde tepsiye yerleştirin.(orta boy borcam tepsi yeterli olur)
- Patlıcanların aralarına domates dilimleri yerleştirin.1.5 su bardağı kadar sıcak su ekleyin ve tepsinin üzerini folyoyla kapatın.
- 200 derecelik fırında üzeri kapalı olarak 25 dakika kadar, üzerini açtıktan sonra da yine 20-25 dakika kadar pişirin.
- Domates sosu için: Domatesleri rendeleyin. Sarmısağı küçük doğrayın. Yağını ekleyip pişmeye bırakın. Suyunu çekmeye yakın salçasını ilave edin. Salça eriyince ocaktan alın. Patlıcan sarmalarını servis ederken üzerlerine sosdan dökerek servis edin.
CAHİDE
Yemekle folyonun alüminyumu karışmaz mı? Yağlı kağıdı tepesinin altına kıvrırarak sarsak…
Iyi aksamlar buna et katmasak olurmu
kaç tene çıkıyor yapmayı düşünüyorum da?
Merhaba Cahide Hanım tariflerinizi sık sık deniyorum ve hepsi gerçekten son derece güzel oluyor. Bu tarifinizi de deneyeceğim 2 gün sonra misafirlerim gelecek ben 1 gün önceden köftelerimi hazırlayıp patlıcanlarımı kızartıp dolapta bekletmeyi düşünüyorum ertesi gün de sıcak suyunu koyup fırına versem lezzetinde değişiklik olur mu acaba ? cevap yazarsanız çok mutlu olurum.
selamun aleyküm ablacim
tarfilerinizin hepsi birbirinden lezzetli gözüküyorlar aralarindan sectiklerim var listeye ekledigim insallah denemek istiyorum.
bir sorum olacakti ben yemek miktarlari ile daha pek anlasamadim mutfaga yeni yeni giriyorum.
yarin davetim var köfteli patlicani yapmak istiyorum.tarifdeki miktar 8 kisilik yeterli olurmu ?
insallah tez cevap almayi ümid ediyorum kadir geceniz mübarek olsun 🙂
Cahide ablacığım ben patlıcanları suda bekletip kurulUyorum ama kızartırken yağı çok sıçratıyor .Ne yapmalıyım kısık ateşte yağ çeker diye altını da kısmıyorum, tavsiyelerini bekliyorum.
Kızartma yaparken, çok ucuza satılan yağ sıçratmaz aparatlar var. Onlardan alıp kullanabilirsin.
Yemekler harika ölçüler kaşık bardak olduğu için herkesin rahatlıkla uygulayacağı güzel bir deneyim Tebrikler.
annem bunun üzerine kürdan batırıyor. dağılmıyr ve öyle ikram ediyr…görüntüsüde daha gzl oluyr…
Tarif çok güzel zaten Ege’de tatil yaptığımız için yazın bol bol yapıyorum; yalnız sağlıkla ilgili bir önerim var folyo yerine yağlı kağıt kullanalım arkadaşlar çünkü folyonun içindeki zehirli elementler yemeğe geçiyormuş.kalın sağlıcakla akşam yemeği için güzel bir öneri.
her şeyi harika yapmış sınız.
Sevgili Ayşegül.Geçengün köyünü tasvir ettiğin yazını okumuştum.Hani kapının önüne beton döktüğünüzde annenizin size kızdığı yazıyı.Benimde enbüyük hayalim bir bahçe.Eşimin köyünde bizde ev yaptık ama bahçemiz yok inşaallah busene ona gayret edeceğim.Aslında sizde bizde şanslı aileleriz.Maddi anlamda yükseklerde değiliz ama sevgimiz günden güne çoğalıyor buda bize yetiyor çok şükür.SEVGİLERİMLE
nefis görünüyor canım.ellerine sağlık hayırlı bereketli güzel bir hafta diliyorum.sevgilerimle…
Sevgili Ayşegül kardeşim.Yaşadığın olumsuzluklara çok üzüldüm.Biz tam yedi kardeşiz.Rahmetli babacığım inşaat teknikeri idi.Üniversite okumuş kabiliyetli işnin ehli biri olduğu için birçok projeler çizerdi.Maaşı yüksekti fakat tamahkar değildi.Bizi pikniğe götürünce koyun alır kendi keser etraftaki fakirlere dağıtırdı.Zamanın en güzel elbiseleriyle ayakabılarıyla bizi giyindirip kuşandırırdı benim canım babacığım.Balın en hakikisi yağın en mükemmeli yumurtalar tahta sandıklarla gelirdi evimize.Heryıl kış girerken hindi alır keser kendi elleriyle bize yedirir.Kızkardeşimİnci ile bana her akşam dido çikolatası getirirdi.Köyden biri hastaneye gelse bize yemeğe gelir oniki kişilik masamız daima misafir ağırlar babacığım illaki o kişinin yol harçlığını karşılar çocuksa elbisesini alır köye öyle yolcu ederdi.Mekanı cennet olsun bir kenara üç kuruş ayırmadı.O rahmetli olunca biz İstanbula göç ettik ozaman ablam yüksek okulu bitirmişti ve tayini oraya çıkmıştı.Kirada kaldığımız sürece keşke babacığım bize bir ev yapsaydı diyordum.Ama şimdi öyle düşünmüyorum.Biz yedi kardeşiz ya aynı çocukluktaki sevgimiz devam ediyor.Eğer babacığım mal mülk bıraksaydı birbirimize düşman olacaktık muhakkak.Eşimin ailesindende miras bırakacak güçte kimsesi yok.Bazenkooperatifin taksitleri ağır gelince etrafımdaki aileden maddi anlamda destek gören arkadaşlara gıpta ediyorum ama sizin yaşadığınız türden olaylarada şahit olunca rabbim herşeyin hayırlısını versin diyorum.Sizde umarım en kısa zamanda maddi ve manevi yönden toprlanır ve üzüntülerinizi çabuk atlatırsınız SEVGİLERİMLE…
selamün aleyküm gül abla.abla dedim diye kusura bakmayın lütfen yorumlarınızı sürekli takip ediyorum benden büyüksünüzdür diye tahmin ettiğim için birde samimiyetinize güvenerek öyle hitap etmeyi uygun buldum.ablacım öncelikle bende yukarıdaki yorumunuza altına imza atacak kadar katılıyorum.benim etrafımdada o kadar çoktuki o anlattığınız kişilerden sümme haşa neredeyse kendilerini peygamber ilan edecekler.okumaya diye gidiyoruz ama dedikodunun biri bin para.herkeste bir saygısızlık.Kur’an okuyan kişinin başının sadece dörtte birini örten bir örtü,kollar kısacık tişörtle yarısı açıkta bırakılmış.artık hiçbirine gitmiyorum becerebildiğim kadar kendim okumaya gayret ediyorum sohbetide sevdiğim hocalarımızdan fırsat buldukça takip ediyorum.RABBİM kabul buyurur inşALLAH.bana yazdığınız yorum içinde öncelikle iyi dileklerinizin hepsi için çok sağolun.ben hiç bir zaman mala mülke bu dünyanın emanetlerine tamahkar olmadım şükürler olsun eşimde öyle.yarına çıkacağımızın garantisi yokken neyin peşine düşüp gideyim hepsi emanet sonuçta.bu sebepten ne eşim nede ben hiç para kısmına üzülmedik inanın bütün samimiyetimle söylüyorum tek kafaya takıp sıkıntı ettiğim şey ya çocuklarımıza bişey olsaydı babamın mezarına uğrayalım dediğim için kendimi hep suçlu hissedecektim vicdan azabıyla yaşamaya beni mecbur etmediği için RABBİM’E şükürler olsun.babanız içinde söylediklerinizi okuyunca aynı kendi babamı görmüş gibi oldum.ne eksik ne fazla.bu yüzden bizimde baba tarafından kalan hiçbir şeyimiz yok çok şükür.köyde yazdan yaza gidebildiğimiz bir kerpiç ev var anacığımın oturduğu oda kendi babacığından kalmış.dediğiniz gibi belki bırakacak mirasları olsa mutlaka aramızda tamah edecek bir tanede olsa çıkardı.RABBİM’E şükür benim tarafımda kimse yok mala tamah eden.bu yüzden hiçbirisinin kendine ait ne evi var ne arsası ne arabası.azıcık aşımız ağrısız başımız.çok uzattım hürmetlerimi yolluyorum selametlekalın.MEVLAM HİÇBİRİMİZİ KALBİNİ MÜHÜRLEDİKLERİNDEN ETMESİN.AMİNNN
İyiakşamlar İremina rumuzlu arkadaşım söylediklerinizde haklısınız.Fakat girdiğimiz ortamlarda ki kalabalık kitle laylaylom hevesinde.Güya Cuma günleri Kuran okuyacağız diye toplanıyoruz.Birkere dinleme adabını geçtim oturma adabı bile yok.Sanki sıradan bir oturma gibi ,gülenmi ararsın,konuşan mı,kanepeye uzanan mı?İşin enkötüsü bunu yapan ya hacca gidip omübarek yerleri gören biri yahut kendini herşeyi bilen alime sınıfına sokan cahil avvam kısmından kişiler.Ağzımı açıpta yapılanın yanlış olduğunu söylesem öylebir vaaz ederler ki kalakalırım.Tecvitsiz ,mahreçsiz Kuran okuyup ona bir teganni vererek çok güzel okuduğundan emin,yarımyamalak ezberlenmiş arapçası türkçesi birbirine karışmış ikisinide daha doğru dürüst telaffuz edemeyen ablalarımız kimseye sıra vermiyorlar.Ben çok yoruluyorum bu ortamlardan.Birde dinden diyanetten uzak kişilerle düşüp kalkan ablalarımız var.Güya onları hidayete erdireceklermiş.Sanki hidayet sihirli bir sopa o sopada senin elinde kimin başına değdirirsen o hidayete erecek.Valla ben hidayeti sohbet dinlerken buldum.Yeter ki kul murat etsin hidayet onu bulur.Oysa sen gidip onlar gibi belden aşğı konuşup vur patlasın çal oynasın yapıp onları kendine çevireceğine kendin onlar gibi oluyorsun haberin yok.Farkına varmadan bu konular sözkonusu olunca böylelerine ifrit oluyoruM.Allahtan sizler gibi açık şuurlu kimseler var.Rabbim sayınızı arttırsın.Bizide imrendiğimiz örnek mümine hanımlara benzetsin.SEVGİLERİMLE…
cahide aynen senin konserveler gibi.geçen seneye kadar yaptığım domates soslarını zorla açıyordum.kapak kısmını sıcak suda anca açıyordum.bilmiyorum bu neden böyle.içindeki sirke her halukarda korur mu.içime kurt düştü.yarın malzeme alıp yine yapacaktım.senin soslu turşu tarifinde bir bayan da aynı şikayeti yazmış.satıcı bu yeni kapaklar böyle demiş.canım öğrenirsen yazar mısın
Bacım geçen gün bende kapak aldım ama eski tip bildiğimiz kapaklardan. Yeni kapaklar çıksa bile burada olacağını sanmıyorum. Olsada anlamazlar zaten. Burada konserve yapmayı bilmiyorlar. En azından komşularım öyle. Belki okuyan biri bize yardımcı olabilir.
Sevgili Cahide hanımcığım.Siteye son yorumumu yazdıktan sonra maaile kuşburnu toplamaya gittik mail adresinize fotoğrafları atcağım.Kuşburnu marmelatını biz çok severiz.İstanbulda ki aileme ve Almanyada ki kızkardeşimede ben yapıyorum.İnşaallah yapım aşamalarınıda mail olarak ilerki zamanlarda yollayabilirim.SEVGİLERİMLE
Hemen bakayım Gül hanım. Kuşburnu bizim oralarda da olur ama marmelatını yapmak kısmet olmadı. Eğer tarifi yollarsanız çok sevinirim 🙂
güzel kardeşim nasılsın.ev halkımın çok sevdiği yemeğin tarifini vermişsin ellerine sağlık.ben birde kürdan batırıyorum.domates ve biber ile.canım birşey soracağım.soslu turşu yaptım kaynatarak.öyle sevdikki 2. günde 2. kavonozu açtık kapaklar yeni.eşime kapattırmıştım.ama açarken çok rahat açıldı.bu normal mi aceba..
Canım Zerdalim iyiyiz çok şükür. kaynatarak yapılan soslu turşu nasıl oluyor canım? Ben normalde soslu turşuyu kaynatarak yapmıyorum ama sen çabuk olgunlaşsın diye öyle yaptın sanırım. Eğer kaynatmadan yaptığımız konserveler gibi yaptıysan kapaklarının hemen açılmaması lazım. Öyleki biz ya kapak kısmını sıcak suda tutarak yada bıçakla açıyoruz. Bazı kavanozların kısmeti yok demekki ne yapsan açılıyor. Seviyorum seni bacım…