Doğal Güneş Kremi

HOŞGÖRÜ DEDİĞİN…

Yazmak anlatmak istediğimiz her türlü konuyu,çeşitli tarzlarda dile getiririz. Bazen,kızarak,bazen çok yumuşak,bazen de ironileştirerek…

Son yazımda “Güya tesettürlüler” derken bu üç dilide kullanmışım farketmeden.Genele hitap ettiğim,şahısları belirtmediğim halde,bazıları niye bu kadar gocundu anlamak güç ???

Hoşgörünün davulunu çalanlar,hoşgörüsüzce eleştirip kafa tuttu hatta hakaret ettiler.

Ne yapmalı? Gördüğümüz yanlışları hoşgörülü olmak adına görmezden mi gelmeli? Günden güne bozulan islam ve tesettür anlayışına seyircimi kalmalı?
Kardeşlerimiz bir anaforda savrulup giderken dillerimiz lâl mı olmalı?
Neyi nasıl hoşgörelim? Hem hoşgörü dediğiniz nedir ki?

Türk dil kurumunun sözlüğüne göre hoşgörü:
“Her şeyi anlayışla karşılayarak olabildiği kadar hoş görme durumu, müsamaha, tolerans”

Vicdanınıza danışıp söyleyin Allah aşkına, böyle bir anlayış islama sığar mı?
 Hayat tarzıyla,yaşantısıyla güya islamdan ama islami anlayışa zarar vererek örnek olan kişiye nasıl hoşgörülü olabilirsiniz?
Karakterlerden doğan farklılıkları,insani zaaflardan kaynaklanan hataları elbette  anlayışla karşılamalı,yumuşaklık göstermeliyiz.Fakat konu islamın yanlış yaşanarak yaygınlaştırılmasına gelince göz yumamaz,sessiz kalamayız.

Rabbimiz cennetin güzelliklerini anlatıp,iyi işler yapanları,kendisine itaatkar olanları cennetle müjdelemiştir.Diğer taraftan azan,isyan eden,islama dik kafalı olanlarıda cehennemle tehdit etmiştir.

Efendimiz çoğu kez yumuşaklık gösterdiği halde, bazende kızdığı bir olay karşısında alnındaki damarı şişecek kadar hiddetle konuşmuştur.

Hal böyleyken,bilinçli bir müslüman nasıl olurda üç maymunu oynar?Tebliği bırakıp hoşgörü gibi bir kolaycılığı tercih eder?

Yıllar yılı müslüman olmayanlara,müslümanmış gibi görünenlere,hatta değerlerimize küfredenlere hoşgörüyle yaklaşmadık mı? Bizim yüzümüzde onlara karşı hep masum bir gülümseme,onların gözlerinde bize yönelmiş kin dolu bakışlar vardı.

Hep ezilmişlik psikolojisi,hep kendimizi ispatlama çabası içinde olmadık mı?
Zamanla bu ezilmişlik yaşantımızda,kıyafetimizde hatta sofralarımızda hayat buldu.Sırf bizi beğensinler,onlarda bizi hoşgörsünler,kabul etsinler diye herşeyimizi değiştirmeye başlamadık mı?

İşte bu süreçte küçüldü eşarplar,kısaldı pardesüler.Üretenin dahi kullanmadığı makyaj malzemeleri hanımlarımızın,kızlarımızın yüzünde kendini gösterdi.Ahh! nasıl yapsak,nasıl kendimizi hoş gösterseydik acaba?

Kızlarımız kendilerini nasıl ispat etselerdi?
Kâh elinde bir sigara,kâh dudağının yanında bir piercing,unisex kıyafetler…Ama olmadı olmadı.Yine onlardan olamadılar,yine hoşgörünemediler. Onların adı hâlâ başörtülü, hâlâ müslüman…

“Onlar bilmezler mi ki, siz onların dinlerine girmedikçe, Yahudi ve Hıristiyanlar sizden kesinlikle razı olmazlar.” (Bakara: 120)

“Yamadık dünyamızı yırtarak dinimizden,
Dinde gitti,dünyada gitti elimizden”

Baktılar hanımlarımız kıvama geldi.Tesettür modasının tam zamanıydı.En yeni modeller,en marka eşarplar çıktı piyasaya.Kimse bu rantı kaçırmak istemiyordu.Müslümanın hanımı-kızı onlar için bir sermaye bir kazanç kapısıydı artık…

Televizyonda bizden diye bildiğimiz kanallar, bir yandan hoşgörü masalını okudu, bir yandan makyajı bol, alımlı kızların örtttüğü eşarpların reklamını yaptı. Sözüm ona islama hizmet eden meşhur diziler başı açık olsada, namaz kılmasada yaptığı iyilik için cennete gönderilen kadınları anlattı.

Bazı sırlı programlar 6.hissi kuvvetli, melek gibi gösterilen yarım yamalak örtülü kadınlarla doluydu.Taşlar zamanla yerine oturmaya, plan tıkır tıkır işlemeye başladı…

İlmek ilmek işlediler beynimize hoşgörü yalanını. Kimseye kızamaz, eleştiremez, uyaramaz olduk. Uyarmak için ağzımızı açacak, kalemimizi oynatacak olsak hemen “hoşgörüsüz” diye yaftalandık.

Hoşgörü sakızını çiğneyen kardeşlerimiz, hıristiyana, yahudiye müslüman kardeşlerinden daha çok önem verir oldular. Onlar bir kez Allah deyince bizden oldu diye sevinenler, yıllardır islam davasına hizmet etmiş kardeşlerini kendi menfaatlerine ters buldukları tavır ve  hareketleri yüzünden tu-kaka ilan ettiler, dışladılar..

Müslüman “Hubb-i fillah, buğd-i fillah” ilkesine göre hareket eder.Yani Allah için sever,Allah için buğz eder.

Amellerin en üstünü, sevdiğini Allah için sevmek
ve sevmediğini de Allah için sevmemektir.(Ebu Davud, Sünnet: 2)

Müslüman kardeşlerimizi ne hataları yüzünden dışlayabilir,ne de uyarmadan suskun kalabiliriz.Her ikiside islamın özüne ters davranışlardır.

“Saygı duyuyorum” ifadesi de çoğu kez yersiz kullanılan bir ifadedir.Neye nasıl saygı duyulur? Allah’a ve Rasulüne saygı duymayan,emirlerine aldırmayanlara müslüman saygı duyamaz.

İslam’a aykırı hal ve tutumları hoşgörmek saygı duymak gibi ifadeler sorumluluktan kaçan inanç ucuzluğudur.Bu acizlerin işidir.Müslüman,  hataları uyarır,dert eder,tebliğ yapar.Kimi zaman azarlanmayı,kimi zaman hakaretleri,bazende en sevdikleri tarafından terkedilmeyi göze alarak yapar bunu…

Burada sadece yemek yayınlayıp ,birbirimize anlamsız sanal ödüller dağıtarak,kimin yanındaysak ondan gibi görünerek,yanlışları hoşgörerek  vazifelerimizi yerine getirmiş olamayız.İslam davasının emanetçileri olarak; “Rengini belli etme”,”Karda yürü izini belli etme” “Etliye sütlüye karışma” ifadelerine paralel davranışlar sergilersek, emanet aldığımız bu davaya en büyük ihaneti yapmış oluruz.

Kırmadan dökmeden,gördüğümüz yanlışları dilimiz döndüğünce uyarmak,anlatmak zorundayız.Yarın huzur-u mahşerde Rabbimiz;  “Senin böyle bir imkanın vardı.Binlerce insana ulaşabiliyordun.Neden Allah’ı peygamberini anlatmadın? Yanlış yapan kardeşlerini neden uyarmadın?” diye sorarsa verecek bir cevabımız olsun,dillerimiz lâl olmasın.

Şimdi herkes istediğini yapsın.Kimi mütemadiyen üç maymunu oynasın.Girdiği ortamın rengine bürünsün.Yerine göre (!) bazen …alist,bazen islamcı olsun… Herkesle iyi olmak adına,suya sabuna asla dokunmasın. Kimi tüm düşünce yetilerinden arınarak aksesuar yaptığı tesettürüyle iki dirhem bir çekirdek hayatın dibine vursun.
Kimide beynini yakan düşüncelerini ağlayarak yazsııın,yazsın…Lanetlensin,yuhalansın….Olsun varsın,yeterki Allah ondan razı olsun…

Not:Yorum yapıp destek veren,bildiğini söyleyen,uyaran,yapıcı eleştirilerde bulunan kardeşlerimden de Allah ebedi razı olsun.

Allah izin verirse,yılbaşı haftası farklı bir açıdan yazılmış Yılbaşı yazımı paylaşacağım. Kalemimizden hayr damlasın,sözlerimiz gönlümüzden gönlünüze köprü olsun inşaallah.

Bütün yazılarım için buraya bakınız

Cahide Sultan

Bir Cevap Yazın

Bir Yorum Bırakın :)

  1. Lütfen , diyalog , hoşgörü diye Ümmedi Muhammed ‘in (s.a.s.) imanını katleden bu fitne taifesinin gerçek yüzlerini her ortamda yılmadan anlatalım . Mavimarmara da 9 Şehid verdik gittiler israil in tarafını tuttular . Malum partinin genel başkanı uygunsuz ve edepsiz bir halde yakalandı , amerikadan arayıp geçmiş olsun dileklerini sunup bu ahlaksızlığı adete destekledi . Olaylara madem bu kadar duyarlıydın , mavimarmara şehidlerinin Analarını bir kere olsun niye aramadın ? Son olarak diyeceğim olaylar bir turnusol kağıdı gibidir , herkezin gerçek hüvviyetini ortaya çıkarır .BU FİTNECİLERE LÜTFEN HER TÜRLÜ DESTEĞİ BİTİRELİM

  2. Soylemek istedigim cok sey var, sanirim uzun bir yazi olacak. Tesetturle ilgili soylemek istediklerim vardi, onlari da ekleyecegim. Hosgoru denilince kastedilen sey yanlis anlasiliyor zannimca. Hosgoru, bir insana bir elestiri getirmeden once farkli bir aile, sosyal hayati olabilcegi olasiligini dusunmektir. Hosgoru Allah`a, peygamberlere iman konusunda kafasi karisik olan insanlara tesetturden once halletmesi gereken seyler var denilerek yaklasmaktir. Hosgoru insana onu kirmadan, duygularini rencide etmeden yaklasma sanatidir. Ben tesetturlu degilim, ama sizin dediginiz gibi tesetturlu bayanlari degil ikide bir de onlari elestirenleri elestiriyorum. Hosgoru olmasaydi bana da deselerdi sen kimsin, dar pantolon, basinda ortu yok, oo yuzun de boyali, ben ne Peygamberimi taniyabilirdim ne Allahi sevebilirdim simdiki anlamda. Guzel bir laf vardir, her dogru her yerde soylenmez diye iste budur hosgoru. Nacizane tavsiyem kul ile Allah arasindaki engelleri kaldirin, soyledikleriniz dogru olsa bile acimasizca elestirip o engelleri arttirmayin. Insan takvali olursa, yakini artarsa o kiligina kiyafetine de dikkat eder, bakislarina da dikkat eder, konustuklarina da dikkat eder. O yuzden karanliga kufretmek yerine bir mum da siz yakip birilerine Allah`i Peygamberi sevdirebiliyorsaniz, bir insanla hos sohbetinizle onun takvasini arttirabiliyorsaniz ne mutlu size! Yoksa sokakta gordugunuz kizi cevirip onun kiyafetine laf ederseniz, emin olun soyledikleriniz dogru olsa bile o onda antipati olusturacaktir ve takvasi yakini filan artmayacaktir, cunku enesi incinmistir bir kere.
    Son olarak dinledigim bir olayi anlatmak isterim. Arkadasimin memleketinde arkadasim kucuk oldugu siralar bayanlar pantolon giymezlermis ve giyenler ayiplanirmis. Bu ayiplayanlardan biri de arkadasimin annesiymis. Zaman gecmis, elestiriden hic geri durmayan annenin kucuk kizi da pantolon giyer olmus ve diyordu ki annem ne kadar ugrastiysa vazgeciremedi, ayipladi geldi basina. Hepimizin kardesi, kizi var. Ayiplamamaliyiz, sevgi ve merhamet dilini kullanmaliyiz. Allah bizleri dogru yola iletsin ve o yoldan ayirmasin AMIN.

  3. Gülcan says:

    Yorumları okudum da bu Nevra adıyla yazan kişi ne kadar kaba ve seviyesiz bir dil kullanmış.Bence çok tahammülsüz ve seviyeli bir şekilde açıklayamıyor düşüncelerini.Lütfen biraz daha seviyeli olalım.

  4. KATRE-İ MATEM says:

    Allah’ım(cc.)senden bin kere razı olsun bu güzel, sadece Allah’ın rızası için yazdığın, nefsini ilah edinip islam dışındaki tahrif edinmiş dinlere ortak nokta arayan,hatta ibrahimi dinler diyebilen..İslamın en güzel özelliklerinden olan vermeyi,Kuranı kerimde sizden hiçbir ücret istemeyenlere uyun şüphesiz ki onlar doğru yoldadır(Yasin21)e bakmaksızın kendi çıkarları için her girdikleri ortamda duygu sömürüyle el açanlara kulaklarını tıkamayıp doğru bildiğini rabbimin emrettiğini söylediğin içinn, Allah(cc)için seviyorum seni…

  5. Gülcan, Almanya says:

    Rabbim senden sonsuz razi olsun, tevafukken bugün yazilarini okudum. InsaAllah daha okumak isterim.
    Güzel ALLAHim seni hayirli kisilerle karsilastirsin.
    Ve güzel yazilarini bekliyorum.

  6. MekkeGülü says:

    Ablacıgim ben nevra hanimin yazdiklarindan bisey anlayamadim.bunlari sana mi diyor,yorum yazanlara mi.anlasılmiyor.aslinda ablacıgim sen duyuru yapsan bazen sıstem karisiyor galiba cunku ben istedigim kisinin yorumunun altina cevapla ya basiyorum.yorumumu alta atiyor.kime cevap verdigm anlasilmiyor.ben artik o kisinin ismini ilk once yaziyorum.bazen kardeslerimiz cevap yazarken baskasinin yorumunun altina gidiyor yanlis anlasilmalar olabiliyor.yani herkes cevap yazdigi kisinin ilk once ismini yazsa iyi olur bence

    1. Bence de…

  7. gul_efsam says:

    Hayır cahide abla. Efendimiz bu olay karşıısnda ellerini açıp Allahım onları sana havale ediyorum buyurmuş.çok araştırdım. Bazı kaynaklarda tek tek isim söyledigide var. Ama beddua yok . Efendimiz beddua etmemiş. Yinede bu konuda beddua ettigine dair kaynakverirseniz araştırmak isterim. Taif de taşlanmasına karşılık sahabe soruyor neden beddua etmiyorsunuz diye ama O buyuruyor ki ‘ben azap degil rahmet peygamberiyim’.Evet O rahmet peygamberi elhamdulillah.

    1. Müslümanların olur olmaz sebeplerle birbirleri aleyhine beddua etmeleri İslâm ahlâkıyla bağdaşmaz. Hz. Peygamber, genellikle İslâm’a düşmanlık gösterenlere beddua etmemiş, onların hidâyeti için dua etmiştir (Buhârî, Deavat, 59). Bununla birlikte zulme uğrayan kimsenin zalimler hakkında beddua etmesinin caiz olduğunu gösteren âyet (Nisâ, 4/148) ve hadisler de vardır. Nitekim Peygamber (a.s.) azılı İslâm düşmanlarından Ebû Cehil, Ümeyye ibn Halef ve benzerlerinin de içinde bulunduğu yedi kişiye beddua etmiş, bu kişilerin hepsi de Bedir Savaşında öldürülmüş, böylece Hz. Peygamber’in bedduası yerini bulmuştur (Ahmed, I, 393, 397). Ayrıca mü’minleri uyarmak amacıyla, paraya taparcasına düşkün olanlara (Buhârî, Cihad, 70; Rikâk, 10) ana-babaya karşı gelenlere (Müslim, Birr, 8; Müsned, II/346) ve benzerlerine ad vermeksizin beddua etmiştir. Mazlumun duasının mutlaka kabul olunacağını beyan etmiş (Buhârî, Mezalim, 9), bizzat kendisi de mazlümün bedduasına uğramaktan Allah’a sığınmıştır (İbn Mâce, Dua, 20; Müsned, V/82-83).

      KAYNAK: http://www.diyanet.gov.tr/yayin/basiliyayin/ydinikavramlaryazdir.asp?id=184

      Ayrıca diğer mevzuda söylediğimi doğrulayan kaynak burada: http://www.kuranvehadis.com/node/3048

      Taifte kendisini taşlayanlar için beddua etmediği doğrudur. Onlar için: Allah’ım onlar bilmiyorlar” buyurmuştur.

      Şunu da belirtmeden geçemeyeceğim. Ben bedduayı sevmem ve neredeyse hiç beddua etmem. Sadece küfrü açık olan, azmış ve açıkça değerlerimize küfreden zalimler için beddua edebilirim. Zaten Efendimiz Aleyhisselatı vesselam da bu tip kişilere beddua etmiştir.

    2. ADIYLA ALAKASI OLMAYAN KİŞİ SANA SESLENİYORUM.OLUR Kİ BİR AKLI EKSİK YAZINI OKUR DA KANAR YANLIŞA DÜŞER DİYE SEN YALAN YANLIŞ EKSİK BİLGİ BİLE DENMEYECEK ŞEYLE BURADA YORUM YAZMAYA KALKIYORSUN.ÖNCE GİT KENDİNİ EĞİT.

  8. kadriye says:

    bende yemek tarifi ararken yazılarınızı gördüm.gerçekten önemli bir konuya değinmişsiniz.rabbim islam için çalışan herkese güç kuvvet versin.izin verirseniz yazılarınızı face sayfamda paylaşmak isterim.daha çok kişiye ulaşması açısından.

    1. Yazılarımı istediğiniz gibi paylaşabilirsiniz kadriye hanım

  9. Tatlibirseyler says:

    Sevgili kalb ibresi nin tv ile ilgili tespitine katılıyorum zira bende bloğunuzdaki yazılara yemek tarifi ararken ulaştım .suan hangi yemeği aradığımı bile unuttum:)

  10. Gül Efsam says:

    Efendimiz çoğu kez yumuşaklık gösterdiği halde, bazende kızdığı bir olay karşısında alnındaki damarı şişecek kadar hiddetle konuşmuştur.

    bunu ilk defa duydum. zira namaz kılarken mübarek başından aşagı pislik yagdıran kafirlere bile Allahım onlar bilmiyorlar. Sen onlara hidayet ver diye dua etmemiş midir ? O (s.a.v.) nu ne kızdırmıştır? yanlış anlamayın lütfen muhalefet olmak için degil gerçekten merak ettigimden soruyorum

    1. Efendimiz Aleyhisselatu vesselam, başından aşağı pislik yağdıran Ebu Cehile 40 gün boyunca beddua etmiştir.

  11. Bir insanın ayıbını gördükten sonra, gözlerinizi kapatıp içinizdeki ayıba bir bakın… Bakın hangisi daha büyük

    1. necdet özyurt says:

      selamunaleyküm sitenizi henüz yeni keşfetmeme ve erkek olmama rağmen görüşleriniz ve tesbitleriniz mükemmel.Demekki bu işlerin farkında olanlar sadece ben diyilim Sizlerin sayesinde diyalogcuların maskeleri inşaallah yırtılacaktır ALLAH sizleden razı olsun.

  12. nuran hatice bal says:

    s.a sevgili Cahide yazındaki her harf adedince sana teşekkür ediyorum arayıpda bulamadığım bir yüreksin..seni görmesem de tanıyorum artık…bu yazıyı herkes okumalı diye düşündüm…hayal ettim nasıl diye…yüreğine kalemine sağlık.a.s

    1. We aleykumselam Nuran,Allah razı olsun.Bende sizi görmesemde biraz tanıyor ama Allah için çok seviyorum.En kalbi muhabbetlerimle…

      1. cahide hanim soylenen seyler dogru olabilir ama soyleme uslubuda bi okadar onemlidir… bir soylersiniz “cok hakli” dedirtirsiniz , birde soylersiniz ki karsidaki insan savunmaya gecmek zorunda kalir ve siz onlari o yolda gitmesine yada ona sarilmasina sebep olursunuz. bazen kızarak,bazen çok yumuşak,bazen de ironileştirerek…yazdim diyorsunuz ama bi dusunmek lazim uzulup dua etmekten baska bir guzel bir yol var mi bir insana dogruyu anlatmak icin, ve bizim cidden kizmaya hakkimiz var mi bu insanlara? biraz daha uslup lutfen… soylenenler guzel ve daha guzel bi sekilde soylenmeyi hakediyorlar…

  13. o anonim benim neyi eksik yapıyorum da adım çıkmıyor acaba ?

    1. Neval’ciğim adın ve linkin hepsi çıkıyor canım.Sevgilerimle…

  14. Çok teşekkürler.Öğrenecek ne çok şey var.

  15. Sabriye says:

    Sevgili Cahide hanım. Yazınızın herbir ilmeğine katılıyorum. Emeğine yüreğine sağlık. Hoşgörü diyorsun hop benim kalbim temiz cennetliğim bişey yapmasamda olur diyip sıyrılıyor insanlar. Acıda olsa zor da olsa doğru bilinenleri söyleyip insanlara ilmek ilmek kazımak lazım. Dualarınızda beni de unutmayın lütfen. Esenle kalın..

  16. mevaçiçek says:

    Öncelikle Allah razi olsun diyorum, yazınızdan ve samimice aktarmış olduğunuz ifadelerinizden dolayı,ben bir kaç gün önce tarif ararken tevafuken buldum sitenizi,aslında hep düşünüp, hayalini kurupta birtürlü yapamadığım bir site buldum (sizin siteniz) ne diyeyim ALLAH razı olsun sizden,ALLAH ayaklarınıza sebat versin,kalemizi kuvvetlendirsin,RABBİM yar ve yardımcınız olsun,selametle kalın.

  17. gerçekten güzel bir blog ancak yazılarınıza “devamını okumak için tıklayın” şeklinde linkler eklerseniz ana sayfanızın boyunu kısaltarak daha hoş bir görüntü kazanırsınız…

    1. “devamını okumak için tıklayın” linkli için yazı uzunluğunun size kafgelen noktasında html yazmaya geçip şu yazıyı yapıştırınız…

  18. Canım yazdıkların benim de duygularıma tercüman olmuş. Öyle kapalılarla karşılaşıyorum ki kendimden utanıyorum.Kardeşim hakkını veremeyeceksen diğerlerinin hakkına girme. Uyarmak ikaz etmek lazım.Allah razı olsun..

  19. hayırlı cumalar cahidem

  20. Kalb Ibresi says:

    Oncelikle Allah razi olsun diyorum yazinizdan ve samimi yureginizden.. herhangi bir art niyet tasidiginizi dusunmuyorum.aksine bu izdirabi cektiginizi ve duzeltmek icin var gucunuzle calistiginizi yazilarinizin her harfinden cikarabiliyorum.. lakin benimde birkac arkadas gibi gozume takilan,nacizane fikrimi iletme ihtiyaci hissettigim birkac ayrinti olacak.Oncelikle Hosgoru,bir kolaycilik degil aksine bir erdem isidir.. etrafta o kadar tahammulsuz,o kadar kindar ve onyargili insanlar varken gercekten Hosgorulu olabilmek zor bir zanaattir. Hosgorunun Islama yakistigi kadar baska bir yer var midir acaba? En basta Iki cihan nuru Peygamberimiz degil midir en guzel temsilcisi. O degil midir Taifte taslandigi halde gosterdigi affedici tutumuyla gonul derinligimizi zorlayip cigir actiran.. O deegil midir bu ummetin Firavun u olarak bilinen Ebu Cehil in kapisina bile yilmadan usanmadan defalarca bir umut giden.. Ne olur, hosgoru sadece Muslumanlar arasi olmaz. nitekim dunya da kurulan butun Imparatorluklar yalnizca 150 -200 yil boyunca yasarken Osmanli Imparatorlugunun 600 yillik omrunde hosgorunun yeri ne kadar buyuktu.. ama herhalde en buyuk ayrimi insan Hosgoru ile Taviz,tolerans arasinda yasiyor bunlar hosgoru degildir.Peygamber efendimiz bile Hosgoru insani oldugu halde hosgormedigi bazi hususlar olmustur.”Sözüm ona islama hizmet eden meşhur diziler başı açık olsada, namaz kılmasada yaptığı iyilik için cennete gönderilen kadınları anlattı.

    Bazı sırlı programlar 6.hissi kuvvetli, melek gibi gösterilen yarım yamalak örtülü kadınlarla doluydu.Taşlar zamanla yerine oturmaya, plan tıkır tıkır işlemeye başladı…” yazinizin her yerinde mutabik olsamda bu kisminda ayriliyorum.bizler Rabbimizin kime nerede hidayet verecegini bilemeyiz.kimin hangi amelinin kurtaracagini bilemeyiz.. sizin bu yazdiginizdan aslinda ne kastettiginizi anlasamda,cogu insan yanlis anlamlar cikarabilir.sonucta ipler onun elinde dilerse 1 gunluk iman etmis bir insani bile koyyamaz mi cennete.. eger o programlarda surekli namaz kilan Islami 4-4 luk yasayan insanlari ele alsaydi,sizce kac kisiye hitap edebilirdi.. televizyondan baska hicbir islami kaynaga ulasmayan kac insana bir umut asilayabilir,Rabbin ne kadar engin oldugunu nasil anlatabilirdi.. o nedenle sizin plan olarak nitelendirdiginiz bence insani kazanma cabasidir.. Rabbin rizasini arama ve insanlarda Islam isiltisi uyandirma gayretidir.. bir plan olarak adlandirmak saniyorum ki husn-u zanimiza biraz ters dusecek olsa gerek.. cunku olurda o isi gercekten ihlasla yaban birilerinin istemeden hakkina girmis oluruz.. yaptigim girtlak agaligi icin helallik ister,gercekten hakiki bir Musluman olabilmeyi Rabbimden cumlemiz adina dilerim..

    1. Anlayışın ve eleştirilerin için Allah senden de razı olsun kardeşim.Fikir telakkisi yapıyoruz ne güzel.Fikir beyan edemeyen,düşünmeye bile zorlanan bir toplum olma yolundayız.Doğru eleştirileri,doğruya ulaşmak için yapılan tartışmaları seviyorum.Muhabbetle…

    2. YAHU biz zahirle amel ederiz Allah dilerse cennetine alır dilerse almaz SİZENE YAW ALLAHIN İŞİNE DE KARIŞIR OLDUK.SİZ ÜSTÜNÜZE DÜŞEN VAZİFEYİ YAPIN DA GERİSİNE KARIŞMAYIN.HEM CENNET İÇİN YAPIYORAN ZATEN YAPMA.CENNET İÇİN YAPILAN AMEL DE ŞİRKTİR ANCAK AMELLER ALLAH İÇİN YAPILIR.BU NE YA CAHİL CAHİL KONUŞULUYOR BURADA.YAHU SİZ NE EĞİTİMİ ALDINIZ.DİN İLAHİYAT ÜZERİNE KAÇ KİŞTAP OKUDUNUZ NE TAHSİL ETTİNİZ DE BURADA HRİSTİYAN PAPAZLAR GİBİ YOK ŞU CENNETLİK YOK ŞU CEHENNEMLİK DEME CÜRETİNDESİNİZ.ALLAH İŞİNE KARIŞMAYIN YAW.ALLAH HERKESİ CENNETE KOYACAKTI CEHENNEMİ NİYE YARATTI.GAZAP AYETLERİNİ CEHENNEM AYETLERİNİ DE İNKAR EDİN DE TAM OLSUN BARİ.BU KADAR EBLEHLİK OLMAZ.KENDİ ALANINIZ NEYSE ONDA KONUŞUN KARDEŞİM İŞİNİZ OLAMAYN YERE BURNUNUZU SOKMAYIN

Like
Close
Tarif Üstü Muhabbet | Cahide Sultan
Close
%d blogcu bunu beğendi: